19 Mart günü İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınıp, tutuklanmasıyla başlayan süreçte öne çıkan devlet kurumlarından biri de Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) oldu. RTÜK başkanı Ebubekir Şahin İmamoğlu’nun tutuklanmasına tepki olarak gerçekleştirilen eylemleri haberleştiren televizyon kanallarını önce uyardı, sonrasında ise RTÜK, eylemleri yayınlayan televizyon kanalları için rekor cezalar açıkladı. Sözcü TV’ye 10 gün yayın durdurma cezası verilirken, Halk TV'deki ‘Gündem Özel’ ve Tele 1'deki ‘Haber 13’ programları için ise 5 kez program durdurma cezası ve % 5 idari para cezası verildi. RTÜK başkanı Şahin’in kamuoyu önündeki tutumu ve ceza kararları, kurumun tarafsızlığıyla ilgili birçok tartışmayı da yeniden alevlendirdi. 
RTÜK Ne Yapar? 
RTÜK 1990’lı yılların başında Türkiye’de özel radyo ve televizyon yayıncılığının içinde bulunduğu kaotik ve düzensiz sürece cevap olarak kurulan bir kamu kurumu. Bu yıllarda Cem Uzan ve Ahmet Özal’ın Magic Box kanalı yurtdışından kaçak olarak yayın yaparak TRT’nin tekelini kırmış ve kısa sürede benzer yöntemlerle Tele ON, Cine 5, Show TV ve HBB gibi birçok kanal ortaya çıkmıştı. 1993’e gelindiğinde izinsiz yayın yapan yüzlerce televizyon kanalı ve 1500’e yakın özel radyo bulunuyordu. Frekansların izinsiz kullanımının yanı sıra yayın içerikleri açısından da aşırılıkların olduğu bu dönemde yasadışı verici kullanan tüm radyo ve televizyon kanallarının kapatılması gibi kamuoyunda tepki çeken kararlar da alındı. En sonunda ise 3984 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayınları Hakkında Kanun 20 Nisan 1994’te Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girdi. Kanun, Radyo ve Televizyon Üst Kurulunun kuruluş, görev, yetki ve sorumluluklarına ilişkin esas ve usulleri düzenliyordu. 

RTÜK kuruldu fakat kurumun sorumlulukları, üye seçimi gibi konularla 2000li yılların başından itibaren meclis ve kamuoyunun gündeminden hiç eksik olmadı. 3984 sayılı kanun 2011’de yerini 6112 sayılı Radyo ve Televi̇zyonların Kuruluş ve Yayın Hi̇zmetleri̇ Hakkında Kanun’a bıraktı. Bu kanunun 37. maddesine göre RTÜK, yayın hizmetlerinde ifade özgürlüğünü, haber alma hakkını ve düşünce çeşitliliğini güvence altına almak için gerekli tedbirleri alan; medya hizmet sağlayıcılarının yayın lisanslarını düzenleyen ve denetleyen; yayın hizmetlerinin hukuki ve teknik standartlara uygunluğunu kontrol eden ve aykırılıklar halinde yaptırım uygulayan bir kamu kurumu. 
Mevcut durumda RTÜK, TBMM tarafından seçilen dokuz üyeden oluşuyor. Üyeler, en az dört yıllık yükseköğrenim görmüş, mesleğinde kamu veya özel sektörde en az on yıl görev yapmış, mesleki yeterliliğe sahip, devlet memuru olabilme niteliğine sahip ve otuz yaşını doldurmuş adaylar arasından belirleniyor. Seçimde siyasi parti grupları, TBMM’deki üye sayısı oranında belirlenen kontenjanlarına düşen üye sayısının iki katı kadar aday gösteriyor ve üyeler, TBMM Genel Kurulunda, her siyasi parti grubuna düşen kontenjana göre bu adaylar arasından seçiliyor. Üyelerin görev süresi altı yıl ve her iki yılda bir üyelerin üçte biri yenileniyor. Nisan 2025 itibarıyla RTÜK’te AK Parti’nin 4, CHP’nin 2, MHP, DEM Parti ve İYİ Parti’nin 1’er üyesi bulunuyor. 
Yaptırımlarıyla Öne Çıkan Bir Kurum
RTÜK’ün siyasi parti kontenjanları üzerinden belirlenen yapısı, kurumun aldığı kararların ve uyguladığı yaptırımların kamuoyunda sıkça tartışılmasına neden oluyor. Bu tartışmaların odağında, RTÜK’ün siyasi angajmanlardan ne ölçüde bağımsız hareket ettiği sorusu yer alıyor. Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA), 1 Ocak 2023 ile 30 Haziran 2024 tarihleri arasında RTÜK’ün üst kurul kararlarındaki cezalara ilişkin ayrıntılı bir rapor yayımlayarak, bu kararların muhatapları arasındaki dağılımı analiz etmişti. Bu çalışmaya ek olarak, biz de 6 Mart 2025’e kadar olan dönemi kapsayacak şekilde cezaları güncelleyerek 25 aylık sürede RTÜK’ün kararlarına ilişkin güncel bir çetele oluşturduk.
Öncelikle, RTÜK’ün para cezası verirken dayandığı mevzuattaki bazı hususlara değinmek gerekiyor. RTÜK, bir kuruma para cezası uygularken, ihlalin tespit edildiği aydan bir önceki aya ait brüt ticari iletişim geliri beyanı üzerinden yüzde 2 ile yüzde 5 arasında bir oran belirleyerek ceza miktarını hesaplıyor. İdari para cezası, radyo kuruluşları için en az 1000 Türk Lirası, televizyon kuruluşları ve isteğe bağlı medya hizmet sağlayıcıları için ise en az 10.000 Türk Lirası olmak zorunda. Bu sistem nedeniyle, ulusal kanalların brüt gelirleri tematik kanallara göre daha yüksek olduğundan, ulusal kanallar daha az sayıda ceza alsalar bile mutlak para cezası miktarı olarak tematik kanallardan daha fazla ödeme yapıyorlar.
RTÜK 25 Ayda 400 Milyon Lira Para Cezası Verdi
MLSA’nın hazırladığı rapor ve son 8 aylık RTÜK kararları incelendiğinde, kurumun yayıncı kuruluşlara toplamda 400 milyon lira idari para cezası verdiği görülüyor. 1 Ocak 2023 - 30 Haziran 2024 tarihleri arasında yayıncılara verilen toplam para cezası 124 milyon lira iken, 1 Temmuz 2024 - 6 Mart 2025 tarihleri arasında bu rakam 276 milyon liraya yükselmiş.
Show more

En fazla para cezası kesilen televizyon kanalı Now oldu. Disney’in sahibi olduğu kanal, 1 Ocak 2023 - 30 Haziran 2024 tarihleri arasında 71,3 milyon lira, 1 Temmuz 2024 - 6 Mart 2025 tarihleri arasında ise 83,8 milyon lira para cezasına çarptırıldı. Başka bir ifadeyle, Now bu iki dönemde toplamda 155 milyon lira ceza ödedi. Now’a verilen cezaların gerekçeleri arasında tarafsızlık ilkesinin ihlali ve şiddete özendirme gibi sebepler bulunuyor.
Listenin ikinci sırasında TV8 yer alıyor. MLSA raporuna göre TV8, 1 Ocak 2023 - 30 Haziran 2024 döneminde ceza almazken, 1 Temmuz 2024 - 6 Mart 2025 tarihleri arasında toplam 76,7 milyon lira para cezası ödedi. TV8’e verilen cezaların ana nedenleri arasında uzun reklam süreleri ve şiddete özendirme gibi ihlaller bulunuyor.
Üçüncü sırada ise Show TV var. Show TV, 1 Ocak 2023 - 6 Mart 2025 tarihleri arasında toplam 51 milyon lira para cezasına çarptırıldı. Kanal, şiddete özendiricilik ve milli değerlere aykırılık gibi gerekçelerle cezalandırıldı.
Ayrıca, ATV, Star TV, Show TV ve Beyaz TV gibi kanalların, söz konusu dönemde siyasi söylemler nedeniyle değil, öğlen kuşağı programlarında yaşanan içerikler nedeniyle para cezası aldığı görülüyor. Raporlara bakıldığında, iktidara yakın haber kanallarının ise bu dönemde ceza almadığı dikkat çekiyor. Öte yandan, Sözcü TV, Tele 1, Flash Haber ve Now gibi kanalların çoğunlukla tarafsızlık, gerçeklik ve doğruluk ilkelerine aykırılık ile özel hayatın gizliliğine aykırılık gerekçeleriyle para cezalarına çarptırıldığı gözlemleniyor.
Show more

RTÜK’ün tartışma yaratan bazı kararları ise şu şekilde: 
23 Ekim 2024’te Ankara’da TUSAŞ’a yönelik terör saldırısıyla ilgili yayınlar nedeniyle, güvenlik gerekçeleri ve yayın yasağına uymadıkları gerekçesiyle Halk TV, TV100, Show TV, CNN Türk, Beyaz TV, Meltem TV ve Akit TV’ye toplam 15,4 milyon lira para cezası kesildi.
Kanal D’de yayımlanan Arka Sokaklar dizisinin tarikatları konu alan bölümü nedeniyle RTÜK, kanala 10 milyon lira para cezası ve 2 kez yayın durdurma kararı verdi.
Kızılcık Şerbeti dizisine 2023 yılında muhafazakâr aile yapısına yönelik eleştiriler nedeniyle 1 milyon lira para cezası ve 5 kez yayın durdurma cezası uygulanmış, ancak bu karar daha sonra mahkeme tarafından iptal edilmişti. Ceza verilen akşam dizinin yerine RTÜK tarafından hazırlanan bir İslamofobi belgeseli yayımlandı.
FETÖ elebaşı Fethullah Gülen’in ölümünün ardından “mekânı cennet olsun” diyen Bursada Bugün Radyosu’na 13 bin lira para cezası verildi.
Canlı maç yayınlarında statlardaki bahis reklamlarını gösteren S Sport, Exxen ve TV8’e toplam 20,8 milyon lira ceza kesilirken, aynı reklamları yayınlayan TRT’ye ceza uygulanmadı.
MLSA raporuna göre, hükümetin deprem sonrası çalışmalarını eleştiren yayınlar nedeniyle kanallara toplam 4 milyon lira, tarafsızlık ve doğruluk ilkelerine aykırılık nedeniyle ise 28,3 milyon lira ceza verildi.
Son olarak, AKP Milletvekili Şebnem Bursalı’nın Monako’daki ıstakoz paylaşımıyla ilgili haber nedeniyle Now’a 8 milyon liradan fazla para cezası uygulandı. Yine Now’da yayınlanan Çalar Saat programında Ankara’da bir ortaokulda Ülkü Ocakları’nın tanıtımının yapıldığı ile ilgili haber için tarafsız habercilik ilkesinin ihlal edildiği gösterilerek 6,3 milyon lira para cezası uygulandı.
Sonuç olarak, RTÜK’ün uyguladığı idari para cezalarının dağılımında siyasi ve editoryal çizgilerin etkili olduğu yönünde güçlü bir izlenim oluşuyor. Özellikle hükümete eleştirel yayın yapan kanallara daha ağır yaptırımlar uygulanması, iktidara yakın çizgide yayın yapan kuruluşlara ise daha toleranslı bir yaklaşım sergilenmesi, kurumun tarafsızlığı ve bağımsızlığı konusunda kamuoyunda ciddi tartışmalar yaratıyor.