Bir deprem ülkesi olarak tanımlanan Türkiye’de yaşanan her depremden sonra imar afları gündeme geliyor. 6 Şubat 2023’te Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesinde yaşanan 7,7’lik ve Elbistan ilçesinde yaşanan 7,6’lık depremlerin ardından da en çok konuşulan konulardan birisi imar affı oldu. 
Gecekondu ve imar mevzuatına göre inşası gerçekleşmeyen yapıların uygulama ve mülkiyet problemlerini düzenleyen kanuna “imar affı” veya kamuoyunda bilinen ismiyle “imar barışı” denmekte. İmar barışı kapsamında değerlendirilen yapılar için oluşturulan belge de Yapı Kayıt Belgesi olarak adlandırılıyor.
“İmar affı” ilk defa 1984 yılında uygulanmış olmasına rağmen Mimarlık Dergisi’nde Binali Tercan imzasıyla yayımlanan makaleye göre, 1948 yılından bu yana Türkiye’de 20’den fazla imar affı içerikli yasanın çıkarıldığı görülüyor. 
Türkiye’de en son imar affıysa 24 Haziran 2018’de yapılan Türkiye genel seçimleri öncesinde 6 Haziran 2018 tarihinde “İmar Barışı” adı altında Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Yasayla imara aykırı, ruhsatsız veya ruhsat eklerine aykırı olan yapıların kayıt altına alınması ve bu yapılara yasallık kazandırılması amaçlandı. 

2018 İmar Barışı Kapsamında Yaklaşık 6 Milyon Konut (Bağımsız Bölüm) Yapı Kayıt Belgesi Aldı 

Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal, 2022 yılının Ekim ayında TBMM’de verdiği soru önergesinde, Çevre, Şehircilik Ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’a, son imar affıyla kaç konut ve işyerinin Yapı Kayıt Belgesi aldığını sormuştu. Bakan Kurum tarafından verilen cevapta İmar barışı kapsamında Türkiye genelinde toplamda 7 milyon 85 bin 969 adet bağımsız bölüme Yapı Kayıt Belgesi verildiği, bunların 5 milyon 848 bin 927’sini konutların oluşturduğu belirtildi.
6 Haziran 2018’de Resmi Gazete’de yayımlanan imar yasası çıktığından bu yana meslek odaları ve mühendisler tarafından yoğun eleştirilere maruz kaldı. İnşaat Mühendisleri Odası Ankara Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Selim Tulumtaş, Şubat 2019’da Gazete Duvar’a verdiği söyleşide, kaçak ve riskli yapıların affedilmesi sonucu 2 milyon 700 bin kişinin riskte olduğunu açıklamıştı. İmar affı, 30 Ekim 2020’de yaşanan Ege Denizi depremi sonrasında da gündem olmuş, TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu tarafından yayımlanan “30 Ekim 2020 İzmir Depremi İlk Gözlem Raporu”nda, "İmar afları yasaklanmalıdır. İmar barışı adı altında ruhsatlandırılan tüm ruhsatlar iptal edilmelidir." ifadeleri yer almıştı. 

Depreme Dayanıklılık Malikin Sorumluluğunda

Son imar affında en çok tartışılan maddeler, 1985 tarihli İmar Kanunu’na getirilen geçici 15. ve 16. maddeler oldu. Geçici Madde 15’te Afet riski altındaki alanlar da dahil olmak üzere yenileme alanı olarak belirlenen alanlarda bulunan yapılardan yapı ruhsatiyesi veya yapı kullanım izni bulunmayan yapılara, beş yıla kadar geçici elektrik, su ve doğal gaz bağlantısı ve aboneliği yapılabileceği yer alıyor. Geçici Madde 16’da ise Yapı Kayıt Belgesi düzenlenen yapıların depreme dayanıklılığı hususunun malikin sorumluluğunda olduğu belirtiliyor.

Malatya’da 22.329 Adet Yapı Kayıt Belgesi Düzenlendi

6 Şubat 2023’te Kahramanmaraş’ta yaşanan depremin yıktığı 10 il arasında Malatya da yer aldı. 2020 yılında Elazığ’da meydana gelen, başta Elazığ ve Malatya olmak üzere Doğu Anadolu Bölgesini etkileyen depremin ardından CHP İzmir Milletvekili Kamil Okyay Sındır, TBMM’de Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’a sunduğu soru önergesinde, Elazığ ve Malatya illerinde imar barışından sonra yapı kayıt belgesi verilen yapı sayısını sormuştu. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı verdiği cevapta Malatya ilinde toplamda 22.329 adet Yapı Kayıt Belgesi düzenlendiğini aktarmıştı.

Yeni İmar Affı Teklifi Komisyonda

Türkiye’de neredeyse her genel seçim öncesi gibi, 2023’te gerçekleşecek genel seçimden önce de imar affı gündeme geldi. Cumhur İttifakı ortağı Büyük Birlik Partisi’nin (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici tarafından TBMM'ye 25 Temmuz 2022’de sunulan "İmar Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi" TBMM Başkanlığı tarafından 11 Ekim'de komisyona sevk edildi. 
Destici’nin sunduğu ve şu anda Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm komisyonunda olan teklifin özeti şöyle: “Teklif ile; ruhsatsız veya ruhsat ve eklerine aykırı yapıların kayıt altına alınması ve imar barışının sağlanması amacıyla Yapı Kayıt Belgesi başvuruları için daha önce belirlenmiş sürelerin uzatılması ve daha önce bu sürelerden kaynaklı belgeleri iptal edilenler hakkında tesis edilen idari işlemlerin ve para cezalarının iptal edilmesi amaçlanmaktadır.”