Türkiye ekonomisinde son yıllarda gündemden düşmeyen bir konu var: yeni banknot basımı. Türk Lirası’nın hızla eriyen alım gücü, 500 TL ve hatta 1000 TL’lik yeni banknotların tedavüle girmesi gerektiği tartışmalarını alevlendirdi. Ancak bu tartışmanın yalnızca ekonomik değil, aynı zamanda psikolojik ve siyasi boyutları da var.
200 TL tedavüle ilk girdiği 2009 Ocak döneminde aylık dolar ortalamasına göre 125 dolar ediyordu, 2010’da bu değer 140 dolarla zirveyi de gördü. Kasım 2024 itibarıyla ise 200 TL 5,8 dolara kadar gerilemiş durumda. Uzmanlar, bu düşüşün yalnızca TL’nin değer kaybını değil, aynı zamanda halkın günlük hayatında yaşadığı ekonomik zorlukları da yansıttığını söylüyor; bu değer kaybının hem günlük hayatta hem de uluslararası ticarette önemli sonuçlar doğurduğunu belirtiyor.
Show more

Devletler Ne Zaman Yeni Kupürlü Banknot Basarlar?
Yeni kupürlü banknotlar basma kararı, en basit haliyle satın alma gücünü ve nakit kullanma alışkanlıklarını dengelemek için alınır. Örneğin, aşırı enflasyon yaşanan bir ülkede, halk ufak alışverişler için bile çuvallarla para taşımak zorunda kalabilir. Bu gibi durumlarda daha yüksek değerli yeni banknotlar devreye girerek günlük yaşamı kolaylaştırır. Ayrıca para birimi reformu yapılacağı zaman, yani para biriminden sıfır atma veya para biriminin adını değiştirme gibi düzenlemeler söz konusuysa, merkez bankaları mevcut banknotların yerine yeni tasarımları dolaşıma sokar. Türkiye’de 2005’te TL’den 6 sıfır atılmış ve yeni tasarımlı ve kupürlü banknotlara geçilmişti. 
Fakat yeni kupürlü banknot basmanın çeşitli dezavantajları da var. Daha yüksek değerde banknot basmak, halk arasında “para değersizleşiyor” algısını güçlendirerek enflasyon beklentilerini ve para birimine duyulan güveni zayıflatabilir. Halkın nakit yerine döviz, altın veya diğer yatırım araçlarına yönelmesine yol açabilir. Böylece, ekonomik istikrar ve tasarruf eğilimi üzerinde olumsuz bir baskı oluşabilir. Bu durum, özellikle uluslararası yatırımcıların gözünde para politikasının kırılgan olduğu mesajını verebilir. Ayrıca, büyük kupürler suç ekonomisi ve kara para aklama gibi faaliyetleri de kolaylaştırma riski taşır; çünkü büyük meblağlar daha az hacimde ve daha az dikkat çekerek taşınabilir hale gelir.
Kasım 2024 itibarıyla 200 TL Banknotların Oranı %80,7
Türkiye’de yeni banknot tartışmalarının yükselmesinin nedeni de en büyük banknot olan 200 TL’nin tedavülde giderek artan oranı. TCMB’nin Kasım 2024 verilerine göre dolaşımdaki banknotların adet olarak %50,5’ini değer olarak ise %80,7’sini 200 TL’lik banknotlar oluşturuyor. Yüksek enflasyon nedeniyle 200 TL’nin altındaki banknotlar günlük alışverişlerde giderek daha önemsiz hale gelmeye başladı. 
TCMB eski başekonomisti Hakan Kara’nın derlediği verilere göre 2004 yılında 20 YTL değerindeki en büyük banknotun tedavüldeki payı %80’i aşmıştı. 2005 yılında basılan 50 ve 100 YTL değerindeki kupürlerin dolaşıma girmesiyle bu oran %30’un altına gerilemişti. 2009 yılında basılan 200 TL değerindeki banknotlarla en büyük banknotun tedavüldeki payı %20 seviyesinin altına geriledi.
2019’dan sonra artan enflasyon ortamında, en büyük banknotun tedavüldeki payı 2021’de %40 seviyesine, 2022’de %50 seviyesinin üstüne geldi. 2023’te %70’e yaklaşan bu oran, 8. tertip 200 TL ve 50 TL banknotların basımıyla 2024 sonunda %80 sınırını aştı. Kasım 2024 endeksi dikkate alındığında 2009 Ocak’taki 200 TL’nin reel olarak 12 TL’ye düştüğünü de hatırlatalım. 
Show more

Giderek Artan Dijital Ödeme Yöntemleri
Bazı uzmanlar, sadece 500 TL değil, 5.000 TL’ye kadar uzanan yeni banknotların gerekli olabileceğini savunuyor. Ziraat Bankası Eski Genel Müdür Yardımcısı Prof. Dr. Şenol Babuşcu, 500 ve 1.000 TL’lik banknotların yanı sıra 5.000 TL’lik banknotun da gündeme alınması gerektiğini ifade ediyor.  2009 Temmuz ayında 200 TL karşılığı olan 132 doların bugünkü karşılığı yaklaşık 4.650 TL. Bu da 23 adet 200 TL değerinde ve 1 adet 50 TL değerinde banknot demek. Babuşcu’ya göre enflasyon bu hızla devam ederse, bu tür büyük banknotlar günlük ticaretin kolaylaştırılması adına kaçınılmaz hale gelecek.
Tabi yeni banknot basma kararında günümüzde etkili olan bir faktör daha var: Dijital ödeme yöntemlerinin yaygınlığı. Dijital ödeme yöntemlerinin yükselişi, eskiden yüksek değerde banknot basımı kararını etkileyen temel faktörleri önemli ölçüde değiştirdi. Örneğin enflasyon veya nakit ihtiyacı nedeniyle yüksek kupürlere ihtiyaç duyulurken, günümüzde kredi kartları, mobil cüzdanlar ve internet bankacılığı gibi yöntemler büyük miktarlı ödemeleri çok daha kolay ve güvenli hale getiriyor. Artık 5.000 ya da 10.000 birimlik bir banknot taşımak yerine tek dokunuşla dijital işlem yapmak mümkün. Bu pratiklik, yüksek değerde banknotlara olan talebi zayıflatırken, onların çekiciliğini de belirgin biçimde azaltıyor.
Bankalararası Kart Merkezi’nin verilerine göre Türkiye’de banka kartlarıyla ödemeler 2015’ten bu yana reel olarak 3 katına çıktı. 2015’te toplam kredi kartı, banka kartı ve ön ödemeli kart sayısı 170,6 milyon seviyelerindeyken 2024 Kasım itibarıyla bu miktarın 2,5 katına erişmiş durumda.  Özellikle COVID-19 salgını sırasında uygulanan önlemler finansal alanda dijitalleşmeyi ciddi ölçüde artırdı.Bu da yeni banknot basımına dair karar süreçlerinde klasik ekonomik göstergeler kadar dijitalleşmenin getirdiği yeni koşulları dikkate almayı zaruri hale getiriyor.