
Parasetamol Otizme Neden Olur mu?
Sağlık
İlk yayın :
13 Ekim 2025
Parasetamol, dünyada en yaygın kullanılan ağrı kesici ve ateş düşürücü etken maddelerden biri. Aynı etken madde bazı ülkelerde farklı isimlerle biliniyor, örneğin ABD’de ve birçok Batı ülkesinde “asetaminofen” olarak adlandırılıyor ve en bilinen ticari markası Tylenol. Türkiye’de ise parasetamol yaygın olarak kullanılıyor ve Parol, Tylol, Minoset, Vermidon gibi ilaçların içinde bulunuyor.
22 Eylül 2025’te ABD Başkanı Donald Trump, Sağlık Bakanı Robert F. Kennedy Jr. ile düzenlediği basın toplantısında, hamilelikte asetaminofen (parasetamol) kullanılmasının otizme yol açtığını iddia etti. Trump konuşmasında birçok kez anne adaylarına seslenerek “tylenol almayın” ve “almamak için sonuna kadar direnin” dedi. Konuşmada ayrıca ABD Gıda ve İlaç Dairesi’nin (FDA) hekimlere uyarı yapacağı ve parasetamol içeren ilaçlara uyarı etiketi geleceği bildirildi.
Otizm Nedir?
Otizm Sprektrum Bozukluğu ya da yaygın bilinen ismiyle otizm, doğuştan gelen bir nöro-gelişimsel farklılıktır. Belirtiler genellikle çocuğun ilk üç yaşında fark edilir. Otizmli bireyler sosyal ilişkiler ve iletişim kurmakta zorlanabilirler. Ayrıca tekrarlayan davranışlar ya da belli konulara yoğun ilgi duyma gibi özellikler de görülebilir.
Bilim insanlarına göre otizmin kesin nedeni henüz bilinmemekle birlikte şu ana kadar yapılan araştırmalar, otizmin hem genetik hem de çevresel etkenlerin bir araya gelmesiyle ortaya çıktığını gösteriyor. Bazı genetik faktörlerin yatkınlık oluşturabileceği, çevresel koşulların ise bu yatkınlığı tetikleyebileceği düşünülüyor. Ancak “tek bir neden” ya da “tek bir gen” bulunmuş değil.
Bilimsel Çalışmalar Ne Diyor?
Otizm ve diğer nörogelişimsel bozukluklar hem genetik hem de çevresel faktörlerin etkileşimiyle ortaya çıkabiliyor. Bu nedenle bilim insanları, “tek bir ilaç” ya da “tek bir neden” üzerinden otizmi açıklamanın mümkün olmadığını vurguluyor. Parasetamol özelinde yapılan son yıllardaki büyük ölçekli çalışmalar, ilaç ile otizm arasında nedensel bir ilişki olmadığını gösteriyor.
Bu konuda öne çıkan araştırmalardan biri 2024 yılında JAMA’da yayımlanan İsveç nüfus çalışması. Araştırmada 2,48 milyon çocuk incelenmiş ve “kardeş karşılaştırmalı” analiz yöntemi kullanılmış. Aynı ailede doğmuş kardeşlerden biri hamilelikte parasetamole maruz kalmışken, diğeri kalmamış. Çalışma, İsveç tıbbi doğum kaydı, ulusal hasta kayıtları ve reçeteli ilaç kayıtları gibi resmi sağlık veri tabanları kullanılarak yürütülmüş. Böylece ilaç kullanımı, doğum ve tanı bilgileri gerçek zamanlı kayıtlar üzerinden değerlendirilmiş. Bulgular, parasetamol kullanımı ile otizm riski arasında anlamlı bir ilişki olmadığını göstermiş. Aynı şekilde dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu (DEHB) ve zihinsel yetersizlik açısından da artış saptanmamış. Benzer şekilde 2025 yılında Japonya’da yapılan çalışmada 2005–2022 yılları arasında doğan 200 binden fazla çocuk incelenmiş. Araştırmacılar, parasetamol kullanan ve kullanmayan anneleri sağlık ve sosyo ekonomik özelliklerine göre eşleştirerek karşılaştırmış. İlk analizlerde küçük risk farkları görülse de, kardeş karşılaştırmalı analiz yapıldığında bu farkların ortadan kalktığı anlaşılmış. Ayrıca, reçetesiz alınan parasetamolün sağlık kayıtlarına tam olarak yansımamasının sonuçları “şişirme” eğiliminde olabileceğini, bu nedenle gözlenen küçük farkların gerçek riski yansıtmadığını belirtilmiş. Sonuç olarak Japonya’daki çalışmada da parasetamol kullanımı ile otizm tanısı arasında hiçbir bağlantı bulunmamış.
Trump’ın Referans Gösterdiği Çalışmaların Sorunu Ne?
Beyaz Saray, Trump’ın açıklamalarının ardından resmi internet sitesinde “Kanıtlar, Asetaminofen ile Otizm Arasında Bağlantı Olduğunu Gösteriyor” başlıklı bir metin yayımladı. Açıklamada, Harvard, Johns Hopkins ve Mount Sinai gibi üniversitelerde yapılan bazı çalışmaların sonuçlarına atıfta bulunularak, gebelikte asetaminofen (parasetamol) kullanımının çocuklarda otizm ve dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu riskini artırabileceği öne sürüldü.
Parasetamol ve otizm tartışmaları, Ağustos 2025’te Environmental Health dergisinde yayımlanan bir derleme çalışmasından sonra gündeme geldi. Bu çalışmada, gebelikte parasetamol (asetaminofen) kullanımını konu alan 46 araştırmayı incelenmiş. Çalışmanın ortak yazarı Ann Bauer, sonuçların nedensellik göstermediğini ve varsa bile etkisinin oldukça sınırlı olabileceğini belirtmiş ve yanlış yorumların hem aşı karşıtlığını hem de hamilelikte güvenli ağrı kesici olan parasetamolden kaçınma eğilimini artırabileceğinden endişe duyduğunu açıklamış.
Uluslararası Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanları Federasyonu (FIGO) ve Birleşik Krallık İlaçlar ve Sağlık Ürünleri Düzenleme Kurumu (MHRA) ise çalışmaların ciddi metodolojik eksiklikleri olduğunu belirtiyor. Her iki kurumun açıklamalarına göre, söz konusu araştırmalarda kullanılan yöntemler bilimsel standartları tam olarak karşılamadığı için elde edilen sonuçlar parasetamol ve otizm arasında bir ilişki olduğunu kanıtlamıyor.
Çalışmaların en büyük sorunlarından biri hatırlama yanlılığı (recall bias). Çünkü incelenen birçok araştırma, annelerin çocuklarının doğumundan yıllar sonra verdiği beyanlara dayanıyor. Bu durum, özellikle otizm tanısı almış çocukların annelerinde hatırlama eğiliminin daha belirgin olmasına yol açabilir. Yani, çocukları otizm tanısı alan anneler geçmişte kullandıkları ilaçları daha ayrıntılı hatırlarken, diğerleri aynı olayı unutabilir veya daha az önemseyebilir. FIGO bu durumun sonuçları ciddi biçimde çarpıtabileceğini ve parasetamol kullanımı ile otizm arasındaki bağın olduğundan güçlüymüş gibi görünebileceğini belirtiyor.
Bir diğer sorun ise karıştırıcı faktörler (confounding factors). Hamilelerin parasetamol kullanmasının en yaygın nedenleri ateş, enfeksiyon veya ağrı olduğu düşünüldüğünde, bu durumların kendisi direkt olarak fetüs için risk oluşturabilir. Dolayısıyla araştırmalarda gözlenen “parasetamol kullanımıyla otizm artışı” iddiası, aslında ilacın kendisinden değil, ilacı gerektiren hastalığın kendisinden kaynaklanıyor olabilir. Bilim insanları bunu “indikasyon yanlılığı” olarak adlandırıyor, yani ilacı kullanan grup, zaten daha yüksek risk taşıyan bir grup. Bu nedenle, ilaç ile sonuç arasındaki bağ doğrudan nedensel değil, dolaylı olabilir.
FIGO ayrıca araştırmaların ölçüm yöntemlerinin birbirinden farklı olduğunu, yani nörogelişimsel sonuçların aynı biçimde değerlendirilmediğini belirtiyor. Her araştırma, nörogelişimsel sonuçları farklı testlerle değerlendirmiş ve kimileri ebeveyn anketlerini, kimileri klinik gözlemleri ya da tıbbi kayıtları kullanmış. Bu yöntem farkları, sonuçların tutarlılığını azaltırken, bir çalışmada “risk artışı” olarak görülen fark, diğerinde “önemsiz değişiklik” olarak görülebilir. Ayrıca, FIGO’ya göre bu derlemenin bazı yazarları parasetamol davalarında bilirkişilik yaptığı için, çıkar çatışması ihtimali de göz ardı edilmemeli.
Kuruluşlar Ne Diyor?
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), Başkan Trump’ın sözleri üzerine 24 Eylül 2025 tarihinde yayımladığı açıklamada, hamilelik sırasında parasetamol kullanımı ve otizm arasında kesin bir bilimsel kanıt bulunmadığını vurguladı. Açıklamada, bugüne kadar yapılmış geniş çaplı araştırmaları referans gösterilerek, hamilelikte parasetamol kullanımı ile otizm arasında tutarlı bir ilişki saptanmadığı bildirildi. DSÖ’ye göre, hamilelikte ağrı ve ateş durumlarında doktor kontrolüyle parasetamol kullanılması hala güvenli kabul ediliyor.
Avrupa İlaç Ajansı (EMA), 23 Eylül 2025 tarihli açıklamasında, parasetamolün hamilelikte kullanımına ilişkin AB kullanım önerilerinde değişiklik yapılmasını gerektirecek yeni bir kanıt bulunmadığını vurguladı. Parasetamolün hamilelikte ağrı ve ateş tedavisinde önemli bir seçenek olmaya devam ettiğini bildiren EMA parasetamolün otizme yol açtığına dair hiçbir kanıt bulunamadığını belirtti.
Amerikan Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanları Koleji’de (ACOG) Trump’ın açıklamaları sonrasında, parasetamolün hamilelikte tercih edilebilecek ağrı kesici ve ateş düşürücü olduğunu hatırlattı. Kuruma göre anne adayları, doktor önerisiyle uygun dozda ve mümkün olan en kısa süreyle parasetamol kullandığında güvenli kullanıma uygun. ACOG’un güncel açıklamalarına göre, hamilelikte parasetamol kullanımının otizm veya diğer nörogelişimsel bozukluklarla nedensel bir ilişkisi olduğunu destekleyecek bilimsel kanıt bulunmuyor. Bu nedenle klinik uygulamalarda bir değişiklik yapmaya gerek duyulmamakta ve parasetamol uygun doz ve sürede kullanıldığı takdirde hamilelikte güvenli kabul ediliyor.
İLGİNİ ÇEKEBİLİR
Otizm Oranlarındaki Artış Bir Salgının Habercisi mi?
Görsel, Düşen TSK Uçağının Son Görüntüsünü mü Gösteriyor?
Açai Üzümünün Kanserli Hücrelere Saldırıp Yok Ettiği İddiası Doğru mu?
Türkiye’nin Testosteron Seviyesi Ortalaması En Yüksek 59. Ülke Olduğu İddiası Doğru mu?
Anadolu Liseleri: Elit Kolejlerden Kitlesel Sıradanlığa
Ekonomik Karmaşıklık: Zenginliğin Sessiz Belirleyicisi
Lipton Türkiye'den Çekiliyor mu?
Video Gazze’de Sumud Filosunu Bekleyen Kalabalığı mı Gösteriyor?
Kadın Cinayetleri ve Whataboutism: “Erkekler de Öldürülüyor”
Trump’ın Erdoğan'ın Elini Öperek "Siz bizim Büyüğümüzsünüz" Dediği Video Gerçek mi?