İddia şöyle;

Bir X hesabı tarafından  Eylül 2025 tarihinde yapılan bir paylaşımda, kadınların boşandıktan sonra evlenmesi için 300 gün beklemesi gerektiği iddia edildi.

İddia DOĞRU
Kadınların boşandıktan sonra evlenmek için 300 günlük beklemesi, yaklaşık 100 yıldır Türk Medeni Kanunu’nda yer alan bir uygulama.
Bekleme süresinin sebebi, boşanma sonrası doğacak çocuğun soybağına ilişkin karışıklıkların önüne geçmek.
Kadınlar boşandıktan sonra hamile olmadıklarını sağlık raporu ile kanıtladıkları takdirde bekleme süresi ortadan kalkıyor.
Kadınların Boşandıktan Sonra Evlenmek İçin Bekleme Süresi Olduğu Doğru
Sosyal medyada yapılan bir paylaşımda kadınların boşandıktan sonra evlenebilmesi için 300 gün beklemesi gerektiği iddia edildi. İddiada Anayasa Mahkemesi’nin bu kararın iptalini reddettiği yani bu uygulamanın devam edeceği belirtildi. Türkiye’de boşanma sonrası yeniden evlenme süreci kadınlar ve erkekler açısından farklı işliyor. Erkekler boşanır boşanmaz yeni bir evlilik yapabilirken, kadınlar için “iddet müddeti” denilen 300 günlük bir bekleme şartı bulunuyor. 

İddet müddeti, ilk kez 1926 tarihli Türk Medeni Kanunu’nda yer almış. Madde 95’te boşanan kadının yeniden evlenebilmesi için 300 gün beklemesi şart koşulmuş. Bu düzenleme, “çocuğun nesebinin karışmaması” yani doğacak çocuğun babasının kimliğinin hukuken net şekilde belirlenebilmesi amacıyla getirilmiş. Evlilik devam ederken ya da boşanmanın ardından 300 gün içinde doğan çocuğun babasının resmiyette, evli olunan ya da boşanılan koca olduğu belirtilmiş.

2001 yılında kabul edilen 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu da bu hükmü korumuş ve aynı düzenleme yeni Medeni Kanun’un 132. maddesinde yer almış. Bu maddede kadının 300 gün bekleme süresini iptal eden üç durum yer alıyor; gebe kadının doğurması, kadının gebe olmadığının ispat edilmesi ve boşandığı eşiyle yeniden evlenmesi. Bu üç durumda 300 günlük bekleme süresi olmadan kadın başka bir evlilik yapabilir. Yani 300 günlük bekleme süresi biyolojik temellere dayandırılıyor. Bu bekleme süresi ile, boşanmanın hemen ardından kadının hamile kalması durumunda doğacak çocuğun babasının belirlenmesinde soybağına ilişkin karışıklıkların önüne geçmek amaçlanıyor. 
Anayasa Mahkemesi’nin kararı
Yaklaşık 100 yıldır yürürlükte olan bu uygulama kadınların eşitlik hakları açısından tartışma konusu olurken, İstanbul 8. Aile Mahkemesi, bu düzenlemenin kadın-erkek eşitliğine aykırı olduğu gerekçesiyle iptal istemiyle Anayasa Mahkemesi’ne başvurmuştu. Başvuru, Türk Medeni Kanunu’nun 132. maddesinin Anayasa’ya aykırı olduğu iddiasına dayanıyordu. Anayasa Mahkemesi, 10 Eylül 2025 tarihli kararında iptal talebini oy çokluğuyla reddetti. Yüksek Mahkeme, düzenlemenin Anayasa’nın eşitlik ilkesine aykırı olmadığına, hukuki güvenlik ve soybağının korunması açısından meşru bir amaca hizmet ettiğine hükmetti. Kararın tam metni gerekçe yazılmadığı için henüz Resmî Gazete’de yayımlanmadı.

Sonuç olarak;

Kadınların boşandıktan sonra evlenmesi için 300 gün beklemesi gerektiği iddiası doğru.