İddia şöyle;

Bir Instagram hesabından 19 Ekim 2023 tarihinde yapılan paylaşımda, 1961’den 2010 senesine kadar Türkiye’nin vetosu sebebiyle OECD’ye üye olamayan İsrail’in, 2010 senesinde AK Parti Hükümetinin vetoyu kaldırması sebebiyle OECD üyesi olabildiği iddia edildi.

İddia KISMEN YANLIŞ
→ İsrail’in, Türkiye’nin vetosu nedeniyle OECD’ye 1961’den beri üye olamadığı iddiası yanlış. İsrail 2000’li yılların başlarında OECD’ye üyelikle ilgili girişimlerde bulunuyor. Resmi başvurusu da 2007 yılında kabul ediliyor. 
→ İsrail tüm üyelerinin oybirliği ile resmi olarak 2010’da OECD’ye üye oluyor. Bu dönemde Recep Tayyip Erdoğan başbakanlığındaki AK Parti hükümetinin yönetimde olduğu Türkiye veto  hakkını kullanmayarak İsrail’in üyeliğini engellemiyor. 
OECD’ye Yeni Üye Kabulü için Oybirliği Aranıyor
OECD (Organisation for Economic Co-operation and Development - Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü) 1961 yılında kuruldu.  OECD’nin öncülü olan OEEC (Organisation for European Economic Co-operation) 1948 yılında 2. Dünya Savaşı sonrası Avrupa ekonomilerini tekrar ayağa kaldırmak için yapılan Marshall Yardımlarını koordine etmek için kurulmuştu. OEEC'yi OECD'ye dönüştüren Sözleşme 14 Aralık 1960 tarihinde Paris'teki Chateau de la Muette'de imzalandı ve 30 Eylül 1961 tarihinde yürürlüğe girdi. OECD üye ülkeler arasında ticaret ve sermaye serbestisi sağlayarak ekonomik büyüme ve yaşam standartlarını yükseltmeyi amaçlıyor. OECD’nin 20 kurucu üyesi arasında Türkiye de yer alıyor. 
Kurucu anlaşmasının 6. maddesi OECD’ye yeni üye kabulünü düzenliyor ve bunun için oybirliği şartı koşuyor. Bir başka deyişle, mevcut üye ülkelerin temsilcilerinin hepsi müstakbel üye ülkeyi kabul etmedikçe, yeni bir devlet OECD üyesi olamıyor. 
OECD kurucu anlaşmasının 6. Maddesinin Türkçe çevirisi şu şekilde:
“Konsey, üyelik yükümlülüklerini üstlenmeye hazır olan herhangi bir Hükümeti bu Sözleşmeye katılmaya davet etmeye karar verebilir. Bu tür kararlar oybirliğiyle alınacaktır; ancak Konsey herhangi bir özel durumda çekimser kalmaya oybirliğiyle karar verebilir; bu durumda, 6. Madde hükümlerine bakılmaksızın, karar tüm Üyeler için geçerli olacaktır. Katılım, katılım belgesinin depoziter Hükümete tevdi edilmesiyle yürürlüğe girer.”
İsrail 1961’den Bu Yana Türkiye Vetosu Yüzünden mi OECD’ye Üye Olamıyordu?
OECD’nin 2023 itibarıyla 38 üyesi bulunuyor ve bunların 18’ini kurucu üyelere sonradan eklenen ülkeler oluşturuyor. 1990 - 2000 arası çoğunluğu Avrupa’dan birçok ülke örgüte üye oldu. Bunlar arasında Çekya, Slovakya, Macaristan, Polonya, Meksika ve Güney Kore de yer alıyor. 1995’te Güney Kıbrıs’ın üyelik başvurusu da Türkiye’nin vetosu nedeniyle ilerleme kaydetmedi. 
OECD’nin 2004’ten itibaren aday ülkelerle ilgili izlenecek yol haritası konusunda çalışma yapmasının ardından 16 Mayıs 2007’de OECD Bakanlar Konseyi Şili, Estonya, İsrail, Rusya ve Slovenya ile adaylık görüşmelerine başladı. 30 Kasım 2007’de OECD Konseyi İsrail’in organizasyona katılımı için bir yol haritasını kabul etti ve 2007-2009 yılları arasında 18 ayrı OECD komitesi İsrail’in organizasyona uygunluğunu denetledi. Nihayetinde 10 Mayıs 2010 tarihinde OECD, İsrail’e organizasyona üye olması için resmi davet ilanı verdi. 
İsrail’in OECD üyeliğiyle ilgili açıklamalarına 2000’li yılların başından beri ulaşmak mümkün. 1990lı yılların ikinci yarısından sonra OECD ile ilişkilerini geliştiren İsrail bazı OECD komitelerinde üye ve gözlemci üye statüsü almış. Fakat 1961’den bu yana İsrail’in OECD üyeliğiyle ilgili girişimlerde bulunup Türkiye vetosunun bunu engellediği çıkarımı abartı içeriyor. 2000’li yıllardan sonra OECD’nin genişlemeyle ilgili bir çerçeve oturtmasının ardından İsrail yeni uygulanan bir üyelik süreciyle organizasyona üye oluyor. 
Türkiye İsrail’in Üyeliğini Veto Etmedi
İsrail’in OECD’ye üyeliğinin gündeme geldiği süreçte, çeşitli insan hakları kuruluşları çekincelerini dile getirerek Türkiye’nin İsrail’in OECD’ye üyeliğini veto etmesi için lobi yapmışlar. Bazı şehirlerde İsrail’in Gazze’de uyguladığı insan hakları ihlallerinin OECD değerleriyle uyuşmadığını, bu nedenle İsrail’in OECD’ye katılmasının yanış bir karar olduğunun altını çizen eylemler olduğu haberlere de ulaşmak mümkün.
Sonuç olarak, 2007’de üyelik görüşmelerine başlayan İsrail 2010’da herhangi bir OECD ülkesinin vetosuna takılmadan örgüte üye oldu. Bu tarihler arasında Türkiye’de Recep Tayyip Erdoğan başbakanlığındaki AK Parti hükümeti görev yapıyordu. Başta Filistinli yetkililer olmak üzere birçok kuruluşun İsrail’in OECD’ye üye olmaması için veto kullanılması çağrısı da yanıtsız kalmış oldu. Türkiye, İsrail’in OECD üyelik sürecini nihayetlendiren kararda veto hakkını kullanmadı.

Sonuç olarak;

1961’den 2010 senesine kadar Türkiye’nin vetosu sebebiyle OECD’ye üye olamayan İsrail'in, 2010 senesinde AKP Hükûmetinin vetoyu kaldırması sebebiyle OECD üyesi olabildiği iddiası kısmen yanlış.