Bir Twitter hesabı tarafından 5 Ağustos 2018 tarihinde yapılan paylaşımda “Estonya Feribotu Sendromu”nun psikoloji literatüründe yer aldığı iddia edildi. Gönderi 500’den fazla retweet 800’den fazla beğeni almış.
Paylaşımda geçen metin şu şekilde:
FERİBOT SENDROMU 1980 yılında Almanya MayerWerft tersanesinde inşaedilen Estonya Feribotu battı 852 yolcu öldü.137 kişi bu kazadan kurtuldu.Kıyıya yakın bir mesafede su alması nedeniyle yatarak batan feribot,gemi mühendsleri tarafndan aileleriyle görüşüp geçmşlerini incelediler.Ölenlerin %98’inin çok iyi yüzme bildiklerini belirleyen uzmanlar sonolarak kazadan kurtulanlarla görüştüler.Ortaya çıkan sonuç şuydu: Feribot 28 Eylül gece 00.50’de sert dalgalar nedeniyle sualmaya başladı.Feribota giren sular 50 cm yüksekliğe ulaştı ve feribot yan yatmaya başladı. Su miktarının artmasıyla birlikte tahliye işlemi başladı. Ancak 987 yolcudan sadece 137’si sualmaya başlar başlamaz feribotu terk etti. Geri kalan 852 yolcu ise, gemi kaptanının “Panik yapmayın; dünyanın en güçlü feribotundasınız” sözlerine kanarak su boşaltma işlemini izlediler. Saatler ilerledikçe feribot daha da yattı ama 852 yolcu izlemeye devametti saatler 01.50’de tamamen sulara gömüldü.Feribotun su aldığını ve yan yatmaya başladığını görmelerine rağmen son saniyeye kadar izleyenler psikoloji ders kitaplarında “Estonya Feribotu Sendromu” olarak yer almıştır.
İddia daha önce Malumatfuruş tarafından da incelenmiş. İddia pek çok sosyal medya kullanıcısı tarafından paylaşılmaya devam ediyor.
Estonya Feribot Faciası
28 Eylül 1994 tarihinde Estonya isimli gemi ana limanı Tallinn’den saat 19:15 civarında Stockholm’e gitmek için limandan ayrıldı. Estonya gemisi iki bin kişilik kapasitesi, yüzme havuzu, saunası, restoranları bulunan devasa bir çelik gemiydi. Ayrıca, geminin alt kısmında bir araba güvertesi vardı.
Estonya gemisinin hareket hâlinde olduğu sıralarda fırtına hâkimdi. Ancak bu büyüklükteki gemi için fırtınanın boyutu şiddetli olarak kabul edilmiyordu. Gece 01.00 sularında gemide dalganın neden olduğu tahmin edilen şiddetli bir çarpma sesi duyuldu. Sonraki 10 dakika içinde yolcular ve mürettebat da benzer sesler duyduklarını bildirdiler. Geminin yükleme rampasının gemiden ayrılmasıyla 01.15 sularında gemi sancak tarafına doğru 20 ila 30 derece arasında yan yatmaya başladı. Saat 01.24’te geminin kaptanı Mayday çağrısında bulundu. Bu çağrı, radyo kanalları frekansında acil durum tehlikesi olarak kullanılıyor. Mayday çağrısına cevap veren gemiler Estonya’dan konum belirtmesini talep ettiler ancak bu talep olumsuz sonuçlandı. Estonya gemisi hızla sancak tarafına yan yatmaya devam ederken geminin elektrikleri de kesildi.

Saat 02.00 ila 02.30 arasında kurtarma çalışmaları başladı. Gemide bulunan 989 kişiden 138’i kurtarıldı ancak içlerinden bir kişi daha sonra hastanede hayatını kaybetti. Hayatını kaybeden 852 kişinin ölüm sebebi boğulma ya da hipotermi olarak kayıtlara geçti. Uluslararası Kaza Araştırma Komisyonu'nun (JAIC) resmi raporunda, geminin batmasının nedeninin “baş vizör kilidinin şiddetli dalga etkisiyle kırılması sonucunda baş vizör geminin diğer kısmından kopması ve takiben rampanın arızalanması; suyun araç güvertesine dolmasının ve özellikle bu tip gemilerde önem kazanan serbest yüzey etkisi nedeniyle geminin süratle alabora olması” olduğu açıklandı. Bazı uzmanlar resmi açıklamaya karşı çıkarken, baş rampanın gemiden kopmasının geminin tamamen ters dönmesine neden olacağını iddia ettiler. Geminin yapımından sorumlu şirket Meyer, geminin yapımında herhangi bir sorun olmadığını açıklarken incelemeler sonucunda geminin bu şekilde batmasını sağlayacak sorunun gemideki bir delikten kaynaklandığını iddia etti.
Yaşanan felaketin ardından hayatını kaybeden insanların yakınları, cenazelerin çıkarılmasını ve geminin olay yerinden çıkarılarak olayın aydınlatılması istediler. İsveç hükümeti, geminin ve hayatını kaybeden kişilerin bedenlerinin çıkarılmasının mümkün olmayacağını açıklarken olası bir yağmalama ihtimaline karşı gemiye beton dökeceklerini açıkladı fakat bu karar tepkiler sonucu geri alındı. 1995 yılında İsveç, Finlandiya, Estonya, Letonya, Polonya, Danimarka, Rusya ve İngiltere “Estonya Anlaşması”nı imzaladı. Bu anlaşmayla birlikte vatandaşların enkaza yaklaşmaları yasaklandı. Ancak bu anlaşmanın sadece anlaşmayı imzalayan vatandaşlar için bağlayıcılığı bulunuyordu. 2020 yılının Eylül ayında Estonya’nın batışına ilişkin bir belgesel yayınlandı. Estonya gemisinin enkazını görüntülemek isteyen bir grup araştırmacı sualtı ekipmanı kullanarak dalış yaptı ve geminin gövdesinde 4 metrelik bir delik buldu ve bu deliğin gemiyi batırabilecek büyüklükte olduğuna ilişkin uzmanlarla görüşüldü. Ekim 2020’de Estonya hükümeti deliğin gemiyi bu kadar kısa sürede batırmak için çok küçük olduğunu ifade eden bir rapor yayımladı. Haziran 2021’e gelindiğinde ise İsveç ve Estonya parlamentoları enkazın incelenmesine izin veren yasayı kabul etti. Temmuz 2021 tarihinde ise enkaz çalışmaları başlatıldı.
Estonya Feribotu Sendromu Psikoloji Literatüründe Bulunuyor mu?
Söz konusu iddiada, yolcuların Estonya gemisinin kaptanının “dünyanın en güçlü gemisindesiniz” anonsu yaptığı için gemiyi terk etmedikleri iddia edilmişti. Geminin baş rampasının kopmasıyla gemi hızla su almaya ve her geçen dakika yan yatmaya başlamıştı. Sancak tarafına doğru yan yatmaya başlayan gemide yolcuların güverteye çıkması zorlaştı.Bu sebeple yolcuların çoğu güverteye çıkamadı. Kazadan kurtulan yolcuların ifadelerinde kaptanın söz konusu bir anonsta bulunduğuna ilişkin herhangi bir ifade yer almıyor.
“Estonya Feribotu Sendromu”na ilişkin ise Google Scholar üzerinden yayımlanan makalelere bakıldığında böyle bir sendromunun literatürde yer almadığı görülüyor. Kazadan kurtulan yolcuların yaşadıkları üzerine akademik çalışmalar bulunuyor ancak bu çalışmalarda böyle bir sendromdan bahsedilmiyor.

İddia YANLIŞ
Bir Twitter hesabı tarafından yapılan paylaşımda “Estonya Feribotu Sendromu”nun psikoloji literatüründe yer aldığı iddia edilmişti. 20. yüzyılın büyük felaketlerinden biri olarak kayıtlara geçen Estonya faciası 852 kişinin hayatını kaybetmesine neden olmuştu. Geminin neden battığına ilişkin tartışmalar hâlâ gündemde yer alırken resmi raporlara göre baş rampanın kopmasıyla hızla su dolmaya başlayan gemi yan yattı ve kısa süre içinde battı. Gemi hızla yan yatarken yolcuların büyük bir kısmı güverteye çıkmayı başaramadı. Söz konusu iddiada yer aldığı gibi kaptanın “dünyanın en güçlü gemisindesiniz” gibi bir anons kazadan kurtulan yolcuların verdikleri ifadelerde bulunmuyor. Psikoloji alanında yazılmış akademik makalelere bakıldığında da “Estonya Feribotu Sendromu” gibi bir terim de bulunmuyor. Kazadan kurtulan yolcuların psikolojik durumlarına ilişkin makaleler yayımlanmış ancak bu makalelerin içinde “Estonya Feribotu Sendromu” gibi bir terime rastlanmıyor.

Sonuç olarak;

1994'te Estonya Feribotu Faciası kaynaklı olarak “Estonya Feribotu Sendromu” psikoloji literatüründe yer aldığı iddiası yanlış.