14 Mart, ülkemizde Tıp Bayramı olarak kutlanıyor, bugün tıp alanında çalışanlar için bir kutlama ve anma günü olarak kabul edildiği gibi, aynı zamanda mesleki sorun ve sıkıntılar da dile getiriliyor. Tüm dünyada farklı günlerde kutlanan Tıp Bayramı için ülkemizde bugünün seçilme sebepleri ise, 1827 yılının 14 Mart'ının ilk cerrah hanenin kurulduğu, yani bir nevi modern tıp eğitiminin başladığı gün olması ve İstanbul'un işgali sırasında işgalci kuvvetlerin baskılarına karşı tıp öğrencilerinin yaptığı eylemler olmuştur. Biz de Tıp Bayramı'nın ışığında, Türkiye'deki sağlık kurumlarına ve sağlık çalışanlarına ait bilgileri sizler için değerlendirdik.
Türkiye’de Sağlık Çalışanları
TÜİK tarafından en son 2018 yılında yayınlanan sağlık istatistiklerine göre, 2017 yılında Türkiye’deki hekim sayısı 149.997 oldu. Hekimlerin en fazla olduğu iller 3 büyükşehir İstanbul, Ankara ve İzmir olurken, en az hekimin bulunduğu iller ise Bayburt, Ardahan ve Tunceli oldu. Türkiye’de hekimlerin %54’ü uzman, %30’u pratisyen, %16’sı ise asistan hekimlerden oluşuyor. Bununla birlikte 2017 yılında hekim başına müracaat eden kişi sayısı 4.793 olmasına rağmen hekim başına düşen kişi sayısı 569 oldu.
TÜİK verilerine göre diğer sağlık personellerinin sayılarını incelediğimizde ise, 2017 yılında Türkiye’de toplam 27.889 diş hekiminin, 166.142 hemşirenin, 53.741 ebenin, 28.512 eczacının görev yaptığı görülüyor. Diş hekimi başına düşen kişi sayısı 2.898 olurken hemşire başına 486, ebe başına 1.504 ve eczacı başına 2.834 kişi düşüyor.

2017 yılında Türkiye’deki sağlık kurumu sayılarını incelediğimizde; yataklı ve yataksız olarak ikiye ayrılan toplam 33.587 sağlık kurumu bulunurken, bunların 1.518’i hastanelerden 32.069’u ise yataksız sağlık kurumlarından oluşuyor. Hastanelerin 879’u Sağlık Bakanlığı’na bağlı iken 571’i özel hastane ve 68’i üniversite hastanesi olarak görünüyor. Ayrıca Türkiye’deki hastanelerin toplam yatak kapasitesi ise 225.863.
Devletin Sağlık Harcamaları Ne Kadar?
Türkiye’de devlet ve halk tarafından yapılan sağlık harcamaları yıllardır artarak devam ediyor. TÜİK verilerine göre, 2002 yılında devlet tarafından yaklaşık 13 milyar TL sağlık harcaması yapılırken 2009 yılında bu miktar yaklaşık 47 milyar TL, 2017 yılında ise yaklaşık 109 milyar TL oldu. Halk tarafından yapılan sağlık harcamaları ise 2002 yılında 5,5 milyar TL iken 2017 yılına gelindiğinde bu miktar yaklaşık 31 milyar TL oldu.

Türkiye’deki toplam sağlık harcamalarının yıllar içinde GSYH’deki payına bakacak olursak, toplam sağlık harcamaları 2002 yılında 19 milyar TL ile GSYH’de %5,2’lik bir paya sahip olurken 2007, 2008 ve 2009 yılları %5,8 ile sağlık harcamalarının en fazla paya sahip olduğu yıllar oldu. 2017 yılında ise sağlık harcamaları 141 milyar TL ile GSYH içinde %4,5’luk bir paya sahip. Ayrıca sağlık harcamalarının GSYH içindeki payı 2017 yılında 2002 yılına göre %13,5'lük bir azalış gösterdi.
OECD Ülkelerinde Kişi Başına Düşen Hastane Sayıları
OECD tarafından yayınlanan, ülkelerdeki hastane sayıları ve 1 milyon kişi başına düşen hastane sayısı verilerini incelediğimizde, Asya ülkeleri Güney Kore ve Japonya listenin başında yer alıyor. Japonya 8.884 hastanesi ile listenin başında yer alırken Güney Kore ise 1 milyon kişi başına düşen 74 hastanesi ile diğer listenin başında yer aldı. Bununla birlikte hastane sayısında listenin üst sıralarında yer alan ülkelerden bazıları ABD, Meksika ve Güney Kore olurken Japonya, Avustralya ve Finlandiya da 1 milyon kişi başına düşen hastane listesinin üst sıralarında yer aldılar. Türkiye ise 1.510 hastanesi ile hastane sayısında 33 ülke arasında 8. sırada yer alırken, 1 milyon kişi başına düşen 19 hastanesi ile 33 ülke arasında 25. sırada yer aldı.

Tıp Eğitimi
Yükseköğretim Kurulu Atlası’na göre, Türkiye’de 83 farklı üniversite bünyesinde tıp fakültesi bulunduruyor ve her geçen gün kontenjanları da artış gösteriyor. QS Top Universities 2018 raporuna göre ise Türkiye’den 4 üniversite dünyanın en iyi 500 tıp fakültesinin yer aldığı bu listede yer alıyor. Hacettepe Üniversitesi ve İstanbul Üniversitesi bu listede 301 ile 350. sıra arasında yer alırken, Ankara Üniversitesi 401 ila 450, Ege Üniversitesi ise 451 ila 500 arasında kendine yer buluyor.