
Kriz Durumlarında Neden Orijinal Görseller Paylaşmalıyız?
Yanlış Bilgi
İlk yayın :
25 Ağustos 2025
Sosyal medya günümüzde bilgi ve haber paylaşımının en hızlı ve etkili aracı konumunda. Ancak bu hız beraberinde ciddi riskler de getiriyor. Yapay zeka araçlarıyla üretilmiş görseller, manipülasyonla değiştirilmiş videolar, yanlış konumla etiketlenmiş ya da eski tarihlere ait görüntüler kriz anlarında ciddi bir bilgi kirliliğine yol açabiliyor. Bu paylaşımlar yalnızca birer görsel malzeme değil, aslında paylaşılan haberin kaynağını, zamanını ve konumuna dair sunulan kanıtları da içeriyor. Bu nedenle orijinal içeriklerin paylaşılması, doğru bilgi ekosistemini korumak için kritik önem taşıyor.
Yanlış Görsel Paylaşımı Zincirleme Etkiye Neden Oluyor
Bir görselin konumu ve tarihi doğru değilse, toplumun gerçeği algılama biçimi doğrudan değişiyor. Örneğin bir deprem ya da sel felaketinde eski görüntüler yeni veya son dakika başlıklarla paylaşıldığında, yardım ekipleri yanlış bölgelere yönlendirilebiliyor. Bu durum gerçek ihtiyaç sahiplerine geç ulaşılmasına neden olurken, kaynakların doğru kullanımını da engelliyor. Yanlış görseller yalnızca yardım süreçlerini sekteye uğratmakla kalmıyor, aynı zamanda toplumsal panik, güvensizlik ve uluslararası algı sorunlarını da tetikliyor.
2023 Kahramanmaraş depremleri bunun çarpıcı bir örneği oldu. Depremlerin ardından sosyal medyada farklı kriz anlarından görseller, güncel olduğu iddialarıyla paylaşıldı. Bu dönemde dolaşıma giren iddialar Doğruluk Payı tarafından da analiz edilmişti. Çeşitli yıkım görüntüleri, bağlamından koparılmış görseller, farklı doğal afetlere ilişkin paylaşımlar özellikle yardım çağrılarında karışıklık yarattı.
Her 10 Kişiden Dördü Manipüle Edilmiş Görselleri Ayırt Edemiyor
Kriz durumlarında paylaşılan, yanlış yönlendirmeye açık ve kaynağı belirsiz paylaşımlarda sıkça görülen “Görsel eski olabilir ama olay gerçek” “Videonun eski tarihli olması olayın gerçek olmadığı anlamına gelmez” “Görüntülerin eski tarihli olduğu belli, herkes anlayabilir” gibi yorumlar bireysel bakış açısından haklı görünse de panik ve korkuyla ya da paylaşılan içerikler yardım çalışmalarının yanlış sahalara yönelmesine, toplumsal paniğin artmasına, gerçekle ilişkili ulusal veya uluslararası güvenin zedelenmesine ve dezenformasyonun beslenmesine yol açıyor.
2017 yılında University of Warwick akademisyenleri tarafından yayımlanan araştırmada, bireylere bir görselin manipüle edilip edilmediği ve manipüle edilmişse görselin hangi alanında manipülasyon olduğu soruluyor. Araştırmaya sonuçlarında, bireylerin %40’ı manipüle edilmiş görselleri tespit edemezken, tespit edebilenlerin %50’si ise görselde manipüle edilen alanı gösteremiyor. Bu bulgular, insanların görsel manipülasyonları fark etmede ve detaylarını ayırt etmede düşündüğümüzden çok daha sınırlı bir beceriye sahip olduğunu ortaya koyuyor.
Georgia State University psikoloji ve gerontoloji departmanlarından akademisyenlerin 2024 yılında yayımladıkları “yanıltıcı gerçek etkisi” araştırma sonuçları da sosyal medya paylaşımlarında neden dikkatli olunması gerektiğinin önemini gösteriyor. Araştırmaya göre bireyler herhangi şüphe duymadan maruz kaldıkları içerikleri tekrar tekrar gördüğünde içeriklere inanma eğilimi artarken, içeriklere şüpheli yaklaştıklarında yanıltıcı gerçek etkisinin ortadan kalkması kolaylaşıyor.
Toplumsal Sorumluluk Olarak Orijinal ve Güvenilir İçerik
Orijinal görsel ve videoların paylaşılması yalnızca bireysel bir hassasiyet değil, aynı zamanda toplumsal bir sorumluluk. Doğru bilgiye erişim, kriz anlarında doğru müdahaleyi mümkün kılar ve kamusal alanın sağlıklı işleyişini destekler. Medya okuryazarlığını geliştirmek, yanlış bilgiyi fark edebilmek ve paylaşım öncesinde sorgulayıcı olmak, hepimize düşen bir görev. Orijinal içerik paylaşmak ve karşılaşılan özellikle güvenilir kaynak gösterilmeyen paylaşımlara doğru olduğu ön kabulü, bilgi ekosisteminin sürdürülebilirliği için atılacak en güçlü adım.
İLGİNİ ÇEKEBİLİR
Otizm Oranlarındaki Artış Bir Salgının Habercisi mi?
Görsel, Düşen TSK Uçağının Son Görüntüsünü mü Gösteriyor?
Sigortacıdan “Basiretli Tüccara”: TMSF’nin Dönüşümü
Parasetamol Otizme Neden Olur mu?
Kadın Cinayetleri ve Whataboutism: “Erkekler de Öldürülüyor”
15 Dakikalık Karbonatlı Ayak Banyosunun Tüm Vücudu Detoks Ettiği İddiası Doğru mu?
Videodaki Fotoğraflar Leyla ile Mecnun'un Gerçek Fotoğraflarını mı Gösteriyor?
Atatürk’ün Boyuna Atıf Yapan Fotoğraf Gerçek mi?
Rauf Denktaş, Bülent Ecevit'in Ziyaretçi Defterine "Sen Olmasaydın 1974'te Kıbrıs’ın Tamamını Alacaktık" mı Yazdı?
Görsel Göğüs Kanserine Yakalanan Bir Kişiyi mi Gösteriyor?