Yazar:
Gül Hür
İddia şöyle;

Bir Instagram kullanıcısı tarafından 5 Aralık 2024 tarihinde yapılan bir paylaşımda, Akdeniz ve Atlas Okyanusu’nun sularının birbirine karışmadığı iddia edildi

İddia YANLIŞ
Su kütleleri arasında gözle görülen sınır, aslında tuzluluk, sıcaklık ve tortu farkları gibi fiziksel etkenlerin oluşturduğu geçici bir renk farklılığıdır.
Bilimsel olarak tüm su kütleleri zamanla birbirine karışır ve bu süreç doğanın temel akıntı sistemlerinin bir parçasıdır.
Akdeniz ve Atlas Okyanusu Karışır
Görsel olarak sıra dışı ya da alışılmadık görünen doğa olayları, özellikle sosyal medya kullanıcıları için merak uyandırsa da beraberinde yanlış yorumları getirme riski taşıyor. Özellikle bilimsel temeli açıklanmamış ya da bağlamından koparılarak paylaşılan görüntüler, izleyenlerde "bilimin açıklayamadığı" algısı yaratabiliyor. Bu tür durumlarda kullanıcılar, eksik bilgiyle hareket ederek gözlemlerini hatalı çıkarımlara dönüştürünce bu durum sosyal medyada hızla yayılan yanlış bilgiler ortaya çıkabiliyor. Oysa çoğu zaman bu olayların arkasında güçlü, ölçülebilir ve bilimsel açıklamalar bulunuyor.
İlgili gönderide yer alan video da “açıklanamadığı” iddia edilen ve uzun yıllardır dolaşımda olan bir şehir efsanesine dayanıyor. “Karışmayan denizler” iddialarının en popüler versiyonlarından biri olan iddiaya göre, Akdeniz ve Atlas Okyanusu arasında gözle görülür bir sınır var ve bu iki kaynak Cebelitarık Boğazı’nda birbirine karışmıyor. Videodaki görüntü de bu iddiaya kanıt olarak sunulmuş. 
“Denizler birbirine karışmaz” iddiası ilk olarak 2007’de, Prof. Dr. Ken Bruland’ın Alaska Körfezi’nde çektiği bir fotoğrafla, ardından 2010’da Kent Smith adlı bir turistin benzer bir görüntüyü yanlış yorumlayarak paylaşmasıyla yaygınlaştı. Oysa bu fotoğraflar, buzullardan gelen tortulu nehir sularının okyanusla buluştuğu noktaları gösteriyordu. Renk farkı, demir gibi minerallerden kaynaklanıyor ve geçici bir görsel ayrım yaratıyordu. Uzmanlara göre, bu sular zamanla tamamen karışıyor.

Prof. Dr. Ken Bruland - Alaska Körfezi, 2007

Ancak bu tür görüntüler, denizlerin veya okyanusların birbirine karışmadığını değil, yalnızca kısa süreli ve yüzeysel bir renk farkını yansıtıyor. Söz konusu renk farkı ise tuzluluk, sıcaklık, yoğunluk ya da özellikle nehirlerin taşıdığı tortu miktarı gibi kimyasal ve fiziksel farklılıklardan kaynaklanıyor. Bu farklar, suyun ışığı kırma biçimini değiştiriyor ve gözle görülür sınırlar oluşuyormuş gibi bir izlenim yaratabiliyor. Ancak bu izlenim, kalıcı bir ayrım olduğu anlamına gelmiyor. Bilimsel olarak tüm su kütleleri, ister yavaş ister hızlı olsun, birbirine karışmak zorunda. Gözle görülür sınırlar genellikle sadece belirli anlara, açılara ve koşullara bağlı olarak ortaya çıkıyor. Özellikle Cebelitarık Boğazı gibi Akdeniz ile Atlas Okyanusu’nun kesiştiği bölgelerde, yüzeydeki bu görsel farklılıklar karışımın olmadığı anlamına gelmez. Aksine, bu bölgelerde yoğunluk ve tuzluluk farkları nedeniyle oluşan gradyanlar zaman içinde giderek kaybolur ve su kütleleri tamamen birbirine karışır. Bu karışım, yeryüzündeki okyanus akıntılarını sürdüren temel dinamiklerden biridir.
Dolayısıyla, sosyal medyada paylaşılan görsellerde bir sınır varmış gibi gözükse de, bu doğrudan doğruya suların karışmadığı anlamına gelmez. Karışma süreci devasa ölçeklerde ve dinamik biçimde işler. Denizlerin ve okyanusların birbirine karışmaması durumunda ise canlı yaşamını destekleyen akıntılar oluşmaz, küresel ekosistem ciddi biçimde zarar görür.
Karışmıyor Gibi Görünen Başka Su Kütlesi Örnekleri de Var
Dünyanın farklı bölgelerinde de karışmıyormuş gibi görünen su kütleleri bulunuyor. Örneğin İsviçre’deki Rhone ve Arve nehirlerinin birleştiği noktada ya da Alaska Körfezi’nde buzullardan gelen nehirlerin okyanusla buluştuğu alanlarda benzer görüntüler oluşabiliyor. Bu tür yerlerde suyun içerdiği mineral, tortu ve sıcaklık farklılıkları nedeniyle yüzeyde belirgin renk ayrımları gözlemleniyor. Ancak bu görüntüler, suların birbirine karışmadığı anlamına gelmiyor; yalnızca geçici fiziksel farklılıkların yarattığı görsel bir illüzyonu yansıtıyor. Zamanla bu sular da tamamen karışıyor ve tek bir akış oluşturuyor.

Cenevre, İsviçre’deki Rhone ve Arve nehirleri

Ayrıca, “birbirine karışmayan su kütleleri” efsanelerini Evrim Ağacı ve Snopes da bilimsel kaynaklar ışığında ele almış.

Sonuç olarak;

Akdeniz ve Atlas Okyanusu’nun sularının Cebelitarık Boğazı’nda birbirine karışmadığı iddiası yanlış.