Liselere Geçiş Sistemi sınavı, 5 Haziran 2022’de MEB tarafından yapıldı.  1 milyon 236 bin 313 başvuru gerçekleşti. 1 milyon 31 bin 799 öğrenci sınava katıldı. 2021’de yapılan Merkezi Sınava, 1 milyon 243 bin 830 öğrenci başvurmuş, sınava başvuran öğrencilerden 1 milyon 38 bin 492'si sınava katılmıştı. 
Show more

Yirmi soru sorulan alt testler arasında, öğrenciler 9,50 net ile en çok Fen Bilimleri testindeki sorulara doğru cevap verdi. Başarının en düşük olduğu alt test ise 4,74 net ile matematik oldu. On soru bulunan alt testler arasında öğrencilerin doğru cevap ortalamasının en yüksek olduğu test 6,45 net ile Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi iken, en düşük olduğu alt test 4,59 net ile Yabancı Dil oldu.
Bu bağlamda, OECD’nin PISA programı çerçevesinde 2018’de yapmış olduğu araştırma da Türkiye’de öğrencilerin matematik başarısı ile ilgili ipuçları veriyor. PISA, OECD tarafından 15 yaş grubundaki öğrencilerin belirli alanlarda kazandıkları bilgi ve becerilerini değerlendiren ve üçer yıllık döngülerle yapılan uluslararası bir araştırma. PISA araştırması, 15 yaş grubunda örgün öğretime devam eden öğrencilerin matematik okuryazarlığı, fen okuryazarlığı ve okuma becerilerini ölçmek için yapılmaktadır. Türkiye, PISA 2018 Matematik Alanı Performanslarına baktığımızda, 78 ülke arasında 42’nci sırada yer almıştı. Katılımcı ülkelerden 41’i ortalamanın üzerinde, 37’si ise ortalamanın altında kalmıştı. Türkiye ise, 454 puan alarak matematik alan ortalamasının (459) sınırında yer aldı. Türkiye’nin ortalama matematik puanı 2003 ve 2018 yılları arasında 420 ile 454 arasında değişti. 2015 yılında 420 puanla ciddi düşüş yaşayan Türkiye’nin, 2018 yılında matematik ortalamasını arttı. LGS kapsamında 5 yıllık matematik netlerine baktığımızda ise, 2018 yılında 6,99, 2019 yılında 5,09, 2020 yılında 4,89, 2021 yılında 4,2 ve 2022 yılında 4,74. Son 5 yılda genel olarak matematik netlerinde azalmadan bahsetmek mümkün. 
Ebeveyn Eğitim Düzeyi Arttıkça Sınav Puanı Artıyor
Öğrencilerin eğitim ve akademik açıdan önemli kaynaklara ulaşmasında sosyo-ekonomik düzeyin doğrudan etkisi bulunurken, öğrencilerin bulunduğu eğitim ortamları, sosyal ortamlar ve diğer birçok unsur da dolaylı olarak etkilemektedir.  LGS Raporunda da sınava katılan öğrencilerin sosyo-ekonomik düzeylerini temsil eden anne ve baba eğitim düzeyleri ile sınav sonuçları arasındaki ilişki incelendi.Analiz sonuçlarına göre, anne ve babanın eğitim düzeyi, ilkokuldan lisansüstüne doğru arttıkça merkezi sınav puan ortalamaları da artmaktadır. Öğrencilerin merkezi sınav puanlarında anne ve baba eğitim düzeylerine göre 125 puana varan farklar olduğu dikkat çekiyor.
Show more

Show more

PISA 2018 raporu da sosyo-ekonomik düzeyin test performansı üzerindeki etkisini vurguluyor. Sosyo-ekonomik olarak avantajlı yüzde 10’luk dilimdeki öğrenciler okuma alanında daha dezavantajlı konumdaki öğrencilere göre ortalama 76 puan daha fazla alıyor. Matematik puanı ile ilişkisine baktığımızda, avantajlı öğrenciler daha az avantajlı öğrencilere göre matematik alanında daha başarılı olmaktadır.
Sınavlı Okullara Tercih Yüzdesi
"2022 LGS Geçiş Sistemi kapsamında henüz yerleştirme raporu yayımlanmamıştır. Aşağıda yer alan veriler, 2021 LGS İlk Yerleştirme sonuçlarını içermektedir."
Liselere Geçiş Sistemi kapsamında ilk yerleştirme sonuçları 10 Ağustos’ta yayınlandı. MEB yayınladığı bu araştırmada, ortaöğretim kurumlarına merkezi sınav puanıyla ve yerel olarak yerleştirme sürecinde öğrenci tercihleri ve yerleştirme sonuçları detaylı olarak inceledi. 2020 yılında ilk yerleştirme döneminde tercih yapan öğrencilerden yaklaşık %93’ü merkezi sınav puanıyla ya da yerel olarak tercih ettikleri ortaöğretim kurumlarına yerleştirildi.
Show more

2021 yılı LGS kapsamında merkezi sınav puanına göre yerleştirme için 358.187 öğrenci tercih yapmış ve 168.924 öğrenci tercihleri doğrultusunda sınavlı okullara yerleştirilmiş. Merkezi sınava katılan öğrencilerin %34,49’u sınavlı okullara tercih yapmış ancak bu oran 2020 yılına göre %4,35 azalmıştır. Bu yıl kontenjanların artmasına rağmen sınavlı okullara yönelimlerinde bir önceki yıla göre azalma olmuştur.
Show more

Son 9 yıla baktığımızda ise, Anadolu İmam Hatip ve Anadolu Lisesini tercih eden öğrencilerin sayısında artış yaşanmıştır. Anadolu Lisesinde okuyan öğrenci sayısını, Devlet Liselerinin Anadolu Liselerine dönüştürülmesiyle birlikte değerlendirmek daha uygun olacaktır. 2010’dan bu yana Devlet Liseleri Anadolu Liselerine dönüştürüldü. Buradaki bu artış, sadece sınav ile alan Anadolu Liseleri değil aynı zamanda sınavsız alan Anadolu Liselerini de kapsamaktadır. Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi 2014 yılında en çok tercih edilen lise türü olurken, 2014’ten sonra giderek azalmaya başlamıştır. 2019 yılında ise, Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi ve Anadolu Lisesine olan tercihler neredeyse birbirine çok yaklaşmıştır. Fen ve Sosyal Bilimler Lisesini tercih eden öğrenci sayısında son 9 yılda düzenli artıştan söz etmek mümkün.