İddia şöyle;

Bir X hesabı tarafından 15 Şubat 2024 tarihinde yapılan paylaşımda 1990-1999 arasında doğanların en kötü ruh sağlığına sahip kuşak olduğu iddia edildi.

İddia KISMEN YANLIŞ
→ Araştırma sadece Avustralya’yı kapsıyor. Veri olarak Avustralya’da hanehalkları temelinde ekonomik ve kişisel refah, işgücü piyasası dinamikleri ve aile yaşamı hakkında bilgiler toplayan HILDA anket serisi kullanılmış. 
→ Araştırmanın bulgularından biri 1990’larda ve bir ölçüde 1980’lerde doğanların önceki kuşaklara göre daha kötü ruh sağlığına sahip olduğu. Fakat araştırmaya sadece 1940-1999 yılları arasında doğanlar dahil edilmiş. Makalede farklı çalışmalara atıfla kötüye giden ruhsal sağlık trendinin yeni ergen gruplarında daha fazla olabileceği de belirtilmiş. 
Avustralyalıların Ruh Sağlığı Nesilden Nesile Daha Kötüye Gidiyor
Sydney Üniversitesi referansıyla yapılan paylaşımla ilgili arama motorları üzerinden aramalar yapıldığında, Sydney Üniversitesinden araştırmacıların da bulunduğu “Generational differences in mental health trends in the twenty-first century” isimli makaleye ulaşılabiliyor. Makale ödeme duvarı arkasında olsa da çalışma ile ilgili Sydney Üniversitesi internet sitesinden de bilgiye ulaşmak mümkün. Çalışmanın amacı Avustralya’da gözlenen ruh sağlığındaki bozulmaların yaş gruplarıyla ilişkisinin olup olmadığını sorgulamak. Veri olarak da ulusal ölçekte temsiliyeti olan “Household, Income and Labour Dynamics in Australia (HILDA) Survey” kullanılmış. Bu anket serisi 2001 yılından bu yana hanehalkı temelinde panel verisi topluyor. Çalışmada da bu anketin 2001-2020 arası verileri kullanılmış. On yıllık yaş gruplarının temel alındığı çalışmada 1940-1999 arası doğanlar örneklem olarak seçilmiş. 
Araştırmada 1990’larda ve hatta 1980’lerde doğanların onlardan önceki kuşaklara göre daha kötü ruh sağlığına sahip olduğu ve yaş aldıkça ruh sağlığı konusunda herhangi bir gelişim göstermedikleri sonuçlarına ulaşılmış. Araştırmacılar bunun sebeplerini açıklamanın zor olduğundan ancak sosyal medyanın yaygınlaşması, fiziksel aktivitenin azlığı, kötü uyku düzeni, iklim değişikliği ve değişen çalışma düzeninin faktör olabileceğinden bahsederek bu trendi anlamak için daha fazla araştırma yapılması gerektiğini belirtmişler. Bahsedilen faktörlerin herkesi etkilediği ancak genç nesilleri daha fazla etkilediğinin de altı çizilmiş. Çalışmaya 1999 sonrası doğanlar dahil edilmemiş ancak kötüye giden ruhsal sağlık trendinin yeni ergen gruplarında daha da belirgin olduğu belirtilmiş. Gençlerin ruh sağlığını çalışan Profesör McGorry, araştırmanın küresel bir gençlik ruh sağlığı krizinde olduğumuza dair sabit veri sunduğunu söylüyor. Çalışmada Z ve Alfa Jenerasyonları dahil edilmemiş olsa da, araştırmacılar genç yetişkinlerdeki ruh sağlığı düşüşünün kendiliğinden kaybolmasının beklenemeyeceği sonucuna varmışlar. 

Sonuç olarak;

1990 ile 1999 arasında doğanların en kötü ruh sağlığına sahip kuşak olduğu iddiası kısmen yanlış.