Yazar:
Gül Hür
Amerika Birleşik Devletleri'nde, cezaevinde yargılanmayı beklerken intihar eden ve kız çocuklarına yönelik cinsel istismar şebekesi kurmakla suçlanan Amerikalı milyarder Jeffrey Epstein'in davasıyla ilişkili kişilerin isimleri kamuoyu ile paylaşıldı. Epstein’ın birçok ünlü ismi barındıran bağlantıları ve cezaevindeki şüpheli ölümü pek çok spekülasyona ve söylentiye yol açmıştı. Epstein’ın ölümü hakkında yapılan resmi açıklamalardaki çelişkiler ve soruşturmalardaki eksik bilgiler de bu söylentileri güçlendirdi. 
Bilgi kirliliğinin böylesi yoğun görüldüğü bir dava dosyasına ilişkin yanlış bilgi ve görüntülerin dolaşımda olduğunu ve sosyal medyada karşılaşılan görsel materyallerin kaynağını doğrulamadan paylaşmaktan kaçınmak gerektiğini belirtmekte fayda var.
Jeffrey Epstein Kimdir?

Jeffrey Epstein

20 Ocak 1953 Brooklyn, New York doğumlu Jeffrey Epstein, bankacılık ve finans sektörlerinden kazanç elde etmiş bir milyarder. Annesi bir ev kadını, babası ise New York City Parks Department’ta bir bahçıvan olan Epstein, 1974 yılında, öğrencilerinin çoğu ülkenin en varlıklı ailelerine mensup olan Dalton School in Manhattan’da fizik ve matematik öğretmenliği yapmaya başlamış. Öğretmenliği sırasında aldığı iş teklifinin ardından dört yıl boyunca Bear Stearns isimli bir şirkette çalışmış. 1981 yılında kendi işini yürütmek üzere şirketten ayrılmasıyla zenginleşme süreci başlamış. 1988 yılında ise, net değeri 1 milyar doların üzerinde olan bireylere para yönetimi hizmetleri sunan bir danışmanlık firması olan J. Epstein & Company'yi kurmuş. Epstein milyaderliğinin yanı sıra son derece varlıklı kişileri, önde gelen politikacıları ve hatta kraliyet ailesini içeren bir sosyal çevre geliştirmesiyle de tanınıyordu. 
Epstein’e Karşı İlk Taciz Davası 2005 Yılında Açılmış
Epstein’in küçük kız çocuklarını taciz ettiğine dair ilk dava 2005 yılına ait. Palm Beach’te bulunan bir kadının polise başvurarak 14 yaşındaki üvey kızının kendisinden yaşça büyük bir kız tarafından Epstein'ın malikanesine götürüldüğünü iddia etmesi, neredeyse 20 yıldır dünya kamuoyunun yakından takip ettiği bir çocuk tacizi şebekesi davasının ilk adımı oldu. FBI'ın da dahil olduğu 11 aylık bu ilk soruşturma olayda adı geçen bazı taciz mağdurlarının 18 yaşından küçük çocuklar olduğunu gösterdi. Epstein, 2008 yılında 18 yaşından küçük bir kişiye fuhuş yaptırmak ve fuhuşa teşvik etmek suçlarını kabul etti. Temmuz 2009’da cezaevinden erken tahliye edildi. Kasım 2011’de ise New York'ta "suçun tekrarlanma riskinin yüksek olduğu ve kamu güvenliğine tehdit oluşturduğu" 3. seviye bir cinsel suçlu olarak kaydedildi. 

Davanın önemli isimlerinden Virginia Roberts Giuffre’nin, 2015 yılında Epstein'ın kendisini henüz 16 yaşındayken çevresindeki kişilerle seks yapmaya zorladığını belirten belgeleri sunmasıyla ise dava seyir değiştirdi. Yeni isimler ve tanıklıklıkların eklendiği dava geniş çaplı bir taciz şebekesini ortaya çıkardı. 
6 Temmuz 2019’da New Jersey Teterboro Havalimanı'nda  FBI-NYPD Crimes Against Children Task Force tarafından tutuklanan Epstein, 10 Ağustos 2019’da tutuklu bulunduğu Manhattan Correctional Center’da asılarak intihar etmiş şekilde ölü bulunur.
Epstein Pedofili Adası: Little Saint James ve Great Saint James
Kamuoyunda “pedofili adası” olarak da bilinen ada, Amerika Virgin Adaları'nda bulunan ve Epstein’in özel cenneti olduğu iddia edilen Little Saint James ve Great Saint James adında iki adadan oluşan bir bölge. İddialara göre bu bölge Epstein’in uluslararası seks ticareti çetesinin merkezi.

Epstein'ın 2019 yılında Manhattan'daki bir hapishane hücresinde intihar etmesinin ardından, adalar başlangıçta ABD Virgin Adaları ile Epstein’in mülkü arasındaki yasal bir savaşın konusu haline geldi. Sonunda anlaşmaya varılarak adaların satışa çıkarılmasına karar verildi ve Mayıs 2023'te bu iki ada milyarder Stephen Deckoff tarafından 60 milyon dolara satın alındı. Özel sermaye şirketi Black Diamond Capital Management'ın kurucusu olan ve on yılı aşkın bir süredir ABD Virgin Adaları'nda yaşayan Deckoff, şimdilerde bu arazide 25 odalı beş yıldızlı lüks bir tatil köyü inşa ediyor. 
Diğer Önemli Aktörler: Maxwell ve Marçinko 
Epstein’in çocuk tacizi suç şebekesinin kilit ismi ise uzun yıllar ilişki yaşadığı partneri Ghislaine Maxwell. İddialara göre Epstein adına reşit olmayan kız çocuklarını tedarik eden kişi de sevgilisi Maxwell. Maxwell, reşit olmayan biriyle seks ticareti yapmak da dahil olmak üzere yargılandığı altı suçlamanın beşinden suçlu bulunarak tutuklandı. 

Ghislaine Maxwell

Epstein’in aksine Ghislaine Maxwell zengin ve tanınmış bir aileden geliyor. Babası 1970 ve 1980li yılların önemli medya patronlarından Robert Maxwell. Ghislaine Maxwell, dokuz çocuğun en küçüğü olarak 1961’de Fransa'nın kuzeyindeki Maisons-Laffitte'de dünyaya geldi. Robert Maxwell, akademik bir yayıncılık patronu, İşçi Partisi milletvekili ve sonunda İngiltere'nin en çok satan gazetelerinden biri olan Daily Mirror'ın sahibidir. Ghislaine ve kardeşleri Oxford'da, aynı zamanda babalarının Pergamon Press yayıncılık şirketinin merkezi olarak da kullanılan Maxwell'lerin Headington Hill Hall'daki evinde zengin bir hayat sürerek büyür. Ocak 1991'de babasının New York Daily News'u satın almasıyla gazetenin temsilcisi olarak ABD’ye gönderilir ve böylece Manhattan'ın sosyal ortamına giriş yapmış olur.
Maxwell’in Jeffrey Epstein ile 1990’ların başında başlayan ilişkisi ise yıllarca sürer ve Epstein’in çocuk tacizi davasının bir numaralı ismi haline gelir. United States Attorney for the Southern District of New York, Ghislaine Maxwell'in on yıl boyunca Jeffrey Epstein ile birlikte çok sayıda reşit olmayan kız çocuğuna cinsel istismar ve sömürü planındaki rolü nedeniyle 240 ay hapis cezasına çarptırıldığını duyurdu. Maxwell şu anda Florida'da bulunan Federal Correctional Institution’da tutuklu bulunuyor.
Davanın diğer önemli ismi ise Epstein’in özel pilotu olduğu iddia edilen Nadya Marçinko veya Nada Marcinkova. 2001 yılında, yani henüz 15 yaşındayken, Epstein tarafından Slovakya'dan ABD'ye getirildiği düşünülen Marçinko davanın diğer mağdurlarının ifadelerine göre Epstein tarafından "seks kölesi" olarak adlandırılmış. Marçinko ayrıca Aviloop LLC isimli bir şirketin kurucusu. Bazı kaynaklara göre Marçinko'nun Epstein’in adasına yolcu taşıyan uçağı kullanıp kullanmadığı ise bilinmiyor.

Nadya Marçinko

Son yayınlanan dosyalarda ismi Epstein’in taciz şebekesi ile ilişkilendirilen Marçinko’nun belgeler yayımlandıktan sonra ortadan kaybolduğu belirtiliyor.
Avukat Ezell’in Türkiye’den ABD’ye Kaçırıldıklarını İddia Ettiği Çocuklar 
Epstein davasına dair dosyalardan bir kısmı geçtiğimiz günlerde kamuoyu ile paylaşıldı. Bu davanın Türkiye’nin gündemine girmesinin nedeni ise Epstein’in özet jetini kullanan pilot Nadya Marçinko’nun ifadesinde, Türkiye’den kaçırılan çocuklara yer verdiği iddiası oldu. İddialara göre Marçinko, 17 Ağustos 1999 depremi sonrası Türkiye'den kız çocukları ABD'ye kaçırdıklarını kabul etmiş. Ancak meclis gündemine de taşınan bu skandal iddia ile ilgili sorular Marçinko tarafından yanıtsız bırakılmış. Davanın 1328 No’lu dosya içinde yer alan, 407-6, 407-8, 407-9 numaralı ek belgelerinde ise kaçırılan çocukların avukatlığını üstlenen Avukat Katherine W. Ezell’in, Epstein’in Türkiye’den çocukları kaçırdığı tespitleri yer alıyor. Yani Türkiye’den çocukların kaçırılıp kaçırılmadığı ile ilgili sorular mağdur avukatları tarafından sorulmuş ancak bu sorular Marçinko’nun susma hakkını kullanması ile yanıtsız bırakılmış. 
Dava ile ilgili yayımlanan yeni belgelerde yer alan isim listeleri de davanın dünya kamuoyunda bir kez daha geniş yer bulmasının bir diğer nedeni. Günlerdir medyanın gündeminden düşmeyen bu listelerde Cate Blanchett, Cameron Diaz ve Leonardo DiCaprio gibi ünlü Hollywood yıldızlarının yanı sıra, Bill Clinton ve Donald Trump gibi siyasetçiler ve hatta York Dükü Andrew Albert Christian Edwards bile yer alıyor. Ancak bu isim listesi bazı gruplar tarafından yanlış yorumlanmaya çok açık bir hal almış durumda. Listede adı geçenlerin bu listede bulunma nedenleri Epstein ile bir şekilde temas etmiş olmaları. Adı geçen ünlülerin bu listede olması Epstein'ın çocuk istismarı ve insan kaçakçılığı şebekesiyle doğrudan ilişkileri olduğuna dair kanıtların olduğu anlamına gelmiyor.