Ahmet Haluk Koç CHP Samsun Milletvekili

G-20 toplantılarında idari olarak temsil etmesi gereken makam başbakanlık makamıdır. Daha önceki toplantılarda da, Avustralya son toplantı örneğinde olduğu gibi, Davutoğlu’nun bu görevi sürdürmesi gerekirdi.

17 Kasım 2015 tarihinde Ankara 'da söylendi.
Okuma Süresi    6 Dakika
Konu : Güvenlik
BENGI CENGIZ
Yayın Tarihi: 17 Kasım 2015 Son Güncelleme: 18 Kasım 2015

G-20'de Temsil Tartışması

Türkiye’nin dönem başkanlığını üstlendiği G-20 “Liderler Zirvesi” 15-16 Kasım tarihlerinde Antalya’da gerçekleşti. Dünya liderlerinin ağırlandığı toplantıya ise Paris’teki IŞİD saldırıları damgasını vurdu. Bu saldırıların gölgesinde süren toplantıda mülteci sorunundan, ekonomik işbirliklerine kadar birçok konu görüşüldü.

G-20 zirvesinin dikkat çeken bir yönü de, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın zirveye ev sahipliği yapması ve toplantılara başkanlık etmesi oldu. CHP Genel Başkan Yardımcısı Haluk Koç da, 17 Kasım tarihinde yaptığı konuşmada bu ayrıntıya dikkat çekerek, G-20 toplantılarında idari olarak ülkeyi temsil etmesi gereken makamın Başbakanlık olduğunu, ancak Antalya’da düzenlenen G-20 zirvesinin Başbakan Davutoğlu yerine Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ev sahipliğinde gerçekleştiğini iddia etti.

G-20 Nasıl Ortaya Çıktı?

G-20 “Liderler Zirvesi” toplantıları aslında oldukça yeni. İlk G-20 “Liderler Zirvesi” 2008 yılında Washington’da düzenlendi. Ancak G-20’nin oluşum süreci daha eskiye dayanıyor. 1999 yılında G-7 ülkelerinin maliye bakanları ve merkez bankası başkanlarının katıldığı bir toplantıda fikir olarak öne sürülen G-20 organizasyonunda amaç, ilk etapta 1997 yılında gelişmekte olan Asya ekonomilerinde ortaya çıkan ve dünyayı etkileyen finansal kriz karşısında iş birliği yapmak idi. Bu amaçla, sadece ileri düzeyde gelişmiş ekonomilerin değil, gelişmekte olan ekonomilerin de uluslararası ekonomi yönetiminde söz sahibi olması gerektiğinin altı çizilmiş oldu.

G-20 toplantılarında idari olarak temsil etmesi gereken makam başbakanlık makamıdır. Daha önceki toplantılarda da, Avustralya son toplantı örneğinde olduğu gibi, Davutoğlu’nun bu görevi sürdürmesi gerekirdi. 1

2008 yılına kadar üye ülkelerin maliye bakanları ve merkez bankası başkanları düzeyinde gerçekleştirilen toplantıların, 2008 yılındaki küresel ekonomik kriz sonrasında liderler seviyesinde gerçekleştirilmesi önerildi. Böylece bildiğimiz anlamıyla G-20 zirvelerinin de temeli atılmış oldu. G-20’de liderler zirvelerinin yanı sıra, maliye bakanlarının ve merkez bankası başkanlarının katılım gösterdiği yıllık toplantılar aynı şekilde devam etmekte.

G-20 Üyeleri “Liderler Zirvesi”nde Hangi Düzeyde Temsil Ediliyorlar?

2008 yılında başlayan “Liderler Zirvesi”nde ise üye ülkelerin ya devlet başkanı ya da hükümet lideri seviyesinde temsil edilmesi söz konusu. Bunun bir sebebi üye ülkelerin yönetim biçimlerinin farklı olması olabilir: örneğin ABD’de başkanlık sistemi varken, İngiltere’de ise parlamenter sistem mevcut.

2008’den bu yana yapılan zirvelerin katılımcılarına baktığımızda ise, başkanlık veya yarı başkanlık sistemi ile yönetilen ülkeler (örneğin ABD, Meksika, Rusya, Fransa) başkanları tarafından temsil edilirken; parlamenter sistemle yönetilen ülkeler (örneğin Kanada, İngiltere, İtalya) ise başbakanları tarafından temsil ediliyorlar. Türkiye’nin de bu seneki toplantıya kadar bu zirvelerde başbakan tarafından temsil edildiğini görüyoruz.

G-20 toplantılarında idari olarak temsil etmesi gereken makam başbakanlık makamıdır. Daha önceki toplantılarda da, Avustralya son toplantı örneğinde olduğu gibi, Davutoğlu’nun bu görevi sürdürmesi gerekirdi. 2

Türkiye parlamenter sistemle yönetiliyor ancak Anayasa’nın 104. maddesine göre Cumhurbaşkanının görevleri arasında devlet başkanlığı da mevcut. Yani, G-20 “Liderler Zirvesi”ne katılımın devlet başkanları ya da hükümet lideri tarafından temsil edilme geleneğine göre, Antalya’da düzenlenen zirveye Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ev sahipliği yapması bu anlamda teamüllere ters değil. Ayrıca, Türkiye’nin dönem başkanı olmasından ötürü Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ev sahipliği yapmış olduğu da düşünülebilir. Zira 2014 yılında Avustralya’daki zirvede Türkiye, Başbakan Davutoğlu tarafından temsil edilmişti.

Ancak, daha önceki zirvelerde, dönem başkanı ülkenin yönetim biçimine göre ya başkan ya da başbakanlarının ev sahipliği yaptığını görüyoruz. Örneğin 2010 yılında Kanada’da düzenlenen zirvenin ev sahibi dönemin başbakanı Stephen Harper iken, 2012 yılında Meksika’da yapılan zirvede ev sahibi dönemin başkanı Felipe Calderon idi. Nitekim, 2018 yılında Hindistan’da yapılması planlanan zirveye başbakan Narendra Modi’nin ev sahipliği yapması bekleniyor. Bu açıdan bakıldığında Antalya’daki zirveye Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ev sahipliği yapması beklenmedik bir gelişme.

Kısacası, eğer Haluk Koç, teamüllere referansla Başbakan Davutoğlu’nun Türkiye’yi temsil etmesi gerektiğini söylemek istiyorsa haklı sayılabilir. Ancak, eğer bu iddianın altında yatan görüş, G-20’de temsiliyet ile ilgili kuralların olduğuysa, bu doğru değil. Koç’un iddiasının hangi temelde olduğu net değil.

Sonuç olarak, G-20 zirvelerinde temsil düzeyi başbakan veya devlet başkanı olarak değişkenlik gösterebiliyor; konuyla ilgili bağlayıcı bir kural yok. Ancak geçmiş dönemdeki ve diğer ülkelerdeki pratiklere bakıldığında bu zirvede Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ev sahibi olması teamüllerin dışında gibi görünüyor. Bu sebeple CHP Genel Başkan Yardımcısı Haluk Koç’un iddiasında kısmen doğruluk payı vardır.

Sonuç olarak;

Samsun Milletvekili Ahmet Haluk Koç'un İddiasında Kısmen Doğruluk Payı Vardır.

Bu iddia kontrolüne dair itirazlarınız varsa bize ulaşabilirsiniz.
Yayın Tarihi:   17 Kasım 2015 Son Güncelleme:   18 Kasım 2015