OECD'de Türkiye'nin Ekonomik Görünümü

Türkiye'nin de kurucu üyeleri arasında yer aldığı OECD, dünya genelinde ekonomideki gidişatı yakından takip eden kuruluşların başında geliyor. Her sene sonunda düzenli olarak yayınlanan OECD Ekonomik Görünüm (OECD Economic Outlook) çalışması, geçmiş yılın ekonomik muhasebesini yaparken, sonraki yıllar için ise öngörülerde bulunuyor. 2017'nin son günlerinde yayınlanan bu çalışmadan öne çıkan konuları, Türkiye'nin ekonomik performansını OECD ortalaması ile mukayese ederek derlemeye çalıştık.

Çalışma 2017'yi genel olarak bir toparlanma yılı olarak değerlendiriyor. 2009 yılında küresel krizle kendini gösteren ve uzun zamandır etkileri hissedilen ekonomik durgunluk 2017'de yerini normalleşmeye bırakmış görünüyor. Bu eğilimin 2018'de de devam edeceğini öngören rapor, buna rağmen küresel ekonomik büyümenin kriz öncesi dönemin altında kaldığını belirtiyor.

2017 yılında sabit fiyatlarla %6,1 büyüyen Türkiye ekonomisi OECD ülkeleri arasında ilk sırada yer alıyor. Rapor 2018 ve 2019 yılları için Türkiye'de büyümenin %4,9 ve %4,7 seviyesine ineceğini öngörüyor.

Çalışma, OECD ülkelerinde işsizlik sorunun 2012'den bu yana azalarak kriz öncesi seviyelere indiğini gösteriyor. Türkiye ise işsizlik konusunda 2012'de OECD ortalamasını yakalamışken, o tarihten bu yana kötüye gidiyor. Türkiye'de 2015'te %10,3 ile çift haneli rakamlara ulaşan işsizlik 2017'de %11,1'e kadar yükseldi. OECD'nin 2019 yılında Türkiye için işsizlik öngörüsü ise %11,3 olarak belirlenmiş. Yunanistan ve İspanya'nın ardından OECD ülkelerinde işsizlik sorunun en fazla hissedildiği üçüncü ülke Türkiye oluyor.

Türkiye'nin 2017 yılı ihracat geliri, 2014'deki tarihi seviyeye çok yaklaşmıştı. İhracat hacmindeki büyüme oranı yıllar içinde inişli çıkışlı bir grafik izlemekle birlikte, 2003-2016 yılları arasında yakalanan yıllık ortalama %11,4'lük ihracat geliri büyümesi Türkiye'nin bu alandaki potansiyelini ortaya koyuyor. 2019 yılı dikkate alındığında ihracat hacmini bir önceki yıla göre %6,1 oranında arttırması beklenen Türkiye, bu alanda Slovakya ve Slovenya'nın ardından OECD ülkeleri arasında üçüncü sırada yer alıyor.

Büyüme oranları ve ihracat hacmi açısından en başarılı ülkeler arasında yer alan Türkiye, söz konusu enflasyon olunca listenin öteki ucunda duruyor. 2017 yılında tüketici fiyatlarındaki enflasyon artışı OECD genelinde %2,1 seviyesindeyken Türkiye için bu oran %10,7'ydi. Çalışma 2018'de Türkiye'de enflasyonun yeniden tek haneli rakamlara düşeceğini ve 2019'da %8,9 olacağını öngörüyor.