TÜİK'in "Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi" araştırmasına göre, 31 Aralık 2017 itibariyle, Türkiye'nin nüfusunun 80 milyonu aşarak 80.810.525 olduğu kaydedildi. Bu da bir yıl içerisinde, nüfusun %12,4'lük bir yıllık nüfus artış hızı ile yaklaşık 1 milyon kişi arttığını gösteriyor.
İstanbul'da ikamet eden nüfus toplam 15 milyon 29 bin 231 kişiye ulaşmış durumda ki bu da Türkiye nüfusunun %18,6'sına tekabül ediyor. Bunu sırasıyla 5 milyon 445 bin 26 kişi ile Ankara, 4 milyon 279 bin 677 kişi ile İzmir, 2 milyon 936 bin 803 kişi ile Bursa ve 2 milyon 364 bin 396 kişi ile Antalya takip etti. Nüfusu en az olan iller ise Bayburt, Tunceli ve Ardahan.

Ülke sınırları içerisindeki yerleşim yerleri arasında göç eden veya yurtdışından ülkeye göç eden nüfusa ilişkin bilgileri de yine TÜİK, "Göç İstatistikleri" veritabanı içerisinde derleyip kamuoyuyla paylaşıyor. Ülke içerisindeki göç hareketliliğini incelediğimizde, 2016'da 2.619.403 kişinin herhangi bir nedenden dolayı iller arası yer değiştirdiğini görüyoruz. Bu hareketliliğin en büyük paydaşı ise tahmin edilebileceği gibi İstanbul. Bir sene içerisinde tam 369.582 kişi buraya göç ederken 440.889 kişi ise İstanbul'dan göç etti.
Net göç, belirli bir alanın aldığı göç ile verdiği göç arasındaki fark ile oluşuyor. Belirli bir alanın aldığı göç, verdiğinden fazla ise net göç pozitif, verdiği göç aldığı göçten fazla ise net göç negatiftir. Aslında bu açıdan incelendiğinde sayıca aldığı en yüksek miktardaki göçe rağmen, verdiği göç miktarının daha yüksek olmasından ötürü İstanbul, göç alan bir şehir konumundan çıkıp göç veren konumuna gelmiş durumda.
İstanbul, Ankara, İzmir sayısal anlamda bir yıl içerisinde en çok göç alan şehirler olurken, Tunceli, Ardahan ve Kilis de en az göç alan şehirler olarak karşımıza çıkıyor. Aldığı göç sayısının kişi olarak miktarının yanı sıra bölgenin nüfus yoğunluğunu dikkate alarak hesaplanan net göç hızı da aslında önem teşkil ediyor. Net göç hızı, göç edebilecek her bin kişi için net göç sayısını ifade ediyor. Örneğin, Bayburt bu çalışma içerisinde %121,5'lik bir oranla en fazla net göç hızına sahip şehir. Aldığı göç sayısı sayıca en fazlayı işaret etmese de, mevcut nüfusa oranlandığında bölgeye bir senede gelen göç oldukça yüksek. Gümüşhane ve Giresun da yine yüksek göç hızına sahip şehirler.

Ülkedeki toplam yerleşim yeri değişikliği içerisinde en az sayıda yönelim Tunceli, Ardahan ve Kilis'e yapılmış. Net göç hızına baktığımızda ise, -%37,1'lik bir oranla Hakkari son sırada yer alıyor.

Ülke sınırları içerisinde yerleşim yerleri arasındaki hareketlilik özellikle büyükşehirlerde nüfusu oluşturan grupların oldukça yaygın ve çeşitli olmasına yol açıyor. Hatta bazı şehirlerde o bölgede doğanların sayısından çok sonradan o bölgeye göç eden kişilerin ikamet ettiği bölgelerin varlığı da söz konusu. TÜİK'in ikamet edilen il ve doğum yerine göre nüfus tablosu, şehirlerdeki nüfusun nereden göç ettiğini ve güncel olarak nerede ikamet ettiğini de görmemizi sağlıyor. Bu çalışmaya dair en son veriler ise 2016 yılına ait.
Örneğin 2016'da yaklaşık 15 milyon nüfusa sahip İstanbul'da İstanbul doğumlu olan yaklaşık 6,5 milyon kişi var. Böylece İstanbul'da ikamet eden nüfusun yarısından fazlasını aslında İstanbul'da doğmamış ancak sonradan buraya göç etmiş popülasyonun oluşturduğu anlaşılıyor. Peki İstanbul'da yaşayan bu kitle en çok nerelerden doğup göç etmiş?

İstanbul'da ikamet eden nüfus içerisinde 510 bin kişi yurtdışında doğup buraya gelmiş. Yurtiçinde başka bir kentte doğup İstanbul'da yaşayan kesim içerisinde ise en fazla sayıyı 361 bin kişi ile Sivaslılar oluşturuyor. 286 bin kişi ile Tokat'ta ve 282 bin kişi ile de Ordu'da doğup hayatını İstanbul'da idame ettirenlerin sayısı da oldukça yüksek.
Bu anlamda incelenebilecek bir diğer olgu da şehirlerin "yerlilik" düzeyi. Bir kentte ikamet eden ve aynı zamanda da o kent doğumlu nüfusun oranın en düşük olduğu yer Yalova. Yalova'da yaşayan nüfusun sadece %29'unun hem ikamet hem de doğum yeri Yalova'da bulunuyor. Tekirdağ ve Kocaeli de yine yerlilik oranının en az olduğu diğer kentlerimiz. Bu şehirlerde yer alan özellikle sanayi sektöründeki istihdam alanları göç etmiş nüfusun oranının fazlalığının en büyük etkenlerinden biri.

Kahramanmaraş'ta 2016 yılında ikamet edenlerin %90'ını Kahramanmaraş doğumlular oluşturduğu için "en yerli" kent olarak nitelendiriliyor. Bunun en büyük nedenlerinden biri de Kahramanmaraş'ın aldığı göç sayısının ve net göç oranının düşüklüğü. Şanlıurfa ve Ağrı da benzer bir göç alma eğilimi gösterdiği için yine Türkiye'nin en yerli kentleri arasında sayılıyor.