Neden bu HES'lere karşı çıkıyorlar? HES'ler suyu tüketmiyor, temiz, yenilenebilir enerji.
HES'ler Çevre Dostu Mu?
Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu Afyon Kocatepe Üniversitesi 2014-2015 Akademik Yılı Açılış Töreninde HES’lerin suyu tüketmeyen, temiz, yenilenebilir enerji kaynakları olduğunu iddia etmiştir.
Kamuoyunda kısaca HES olarak bilinen nehir tipi hidroelektrik santrallerin çevresel ve toplumsal etkileri son yıllarda yoğun olarak tartışılmaktadır. Çeşitli ulusal strateji belgelerinde Türkiye’nin enerjide dışa bağımlılığın azaltılması için tüm ekonomik hidroelektrik potansiyelinin 2023 yılına kadar değerlendirilmesinin amaçlandığı belirtilmektedir. Bu nedenle son yıllarda özellikle özel sektör yatırımcılarının teşvik edilmesiyle Türkiye’deki birçok akarsu üzerinde inşa edilecek yüzlerce HES projesi vardır.
Bakan Eroğlu’nun iddiasını analiz etmek için HES’ler konusunda çalışmalar yapan çeşitli sivil toplum kuruluşlarının raporlarını dikkate alabiliriz. Dünya Vahşi Yaşam Örgütü’nün (WWF Türkiye) görüşüne göre Entegre Havza Yönetimi planlaması çerçevesinde, doğru bir HES planlaması ile enerji üretirken aynı zamanda nehir ekosistemlerinin sağlığını ve biyoçeşitliliği korumak mümkündür. HES’leri aslında yenilenebilir, temiz ve yerli kaynaklar olarak değerlendiren WWF Türkiye’ye göre, ülkemizdeki HES uygulamalarında en sık karşılaşılan çevresel sorunlar ise inşaat sırasında yaşanan ağaç kesimleri, hafriyat birikimi, erozyon riski ve özellikle aynı nehir koluna birden çok HES’in inşa edilmesi neticesinde santralin işletilmesi sırasında karşılaşılan yetersiz akım miktarı (can suyu) nedeniyle yaşanan çevresel tahribatıdır. TEMA Vakfı’nın da HES’ler konusundaki kurumsal görüşü de benzer doğrultudadır. TEMA’nın HES’ler konusundaki görüşünü açıklayan metinde ülkemizdeki HES projelerinde ortaya çıkan sorunlar arasında yetersiz can suyu miktarı, özellikle Karadeniz bölgesindeki inşaat alanlarının topografik yapısından kaynaklanan heyelan riski, gelişigüzel hazırlanan Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporları, ilgili yönetmeliklerdeki eksiklikler sıralanmıştır. WWF Türkiye ve TEMA Vakfı’nın raporlarında ifade edilen, HES’lerin çevresel etkileri ile ilgili endişelerin benzerleri TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası’nın raporunda da yer almaktadır.
Sonuç olarak çeşitli STK’ların Türkiye’deki HES’ler konusundaki görüşleri incelendiğinde HES projelerinin doğru uygulamalarla inşa edilmesi ve işletilmesi durumunda yenilenebilir ve temiz enerji kaynakları olarak değerlendirildiği anlaşılmaktadır. Ancak Türkiye’deki HES uygulamaları ciddi hata ve eksikliklere konu oldukları için çevreye olumsuz etki etmektedirler.
Bu nedenle Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu’nun HES’lerin çevre dostu enerji kaynakları olduğu konusundaki iddiasında teorik olarak doğruluk payı olmakla birlikte, Türkiye’deki uygulamalarda yaşanan sorunları göz ardı etmesinden ötürü kısmen doğruluk payı vardır diyebiliriz.