Figen Yüksekdağ HDP Eş Genel Başkanı

...kadına dönük şiddetin tarihteki en tepe noktasına geldiğini gördük. 2015’in ilk 10 ayında 346 kadın katledildi.

24 Kasım 2015 tarihinde Ankara 'da söylendi.
Okuma Süresi    7 Dakika
Konu : Adalet
BENGI CENGIZ
Yayın Tarihi: 24 Kasım 2015 Son Güncelleme: 26 Kasım 2015

Kadına Karşı Şiddeti Durduralım!

Bilindiği üzere 25 Kasım tarihi kadına karşı şiddetle mücadele günü olarak uluslararası platformlarca üzerinde anlaşılan bir tarih. Ve bu tarihte dünyanın dört bir yanında kadına karşı şiddete ilişkin farkındalık yaratma, protestolar düzenleme ve ortak mücadele amaçlı bir çok etkinlik düzenleniyor. Türkiye’de de, dünyanın başka yerlerinde olduğu gibi 25 Kasım – 10 Aralık tarihlerinde kadına karşı şiddet ile ilişkili bir çok etkinlik, eylem ve protesto düzenleniyor.

Nitekim, son dönemde kadın cinayetleri davalarında bir çok utandırıcı ceza indirimi veya beraat kararları verilmiş olması da kadın hakları savunucularının bu etkinlik ve eylemlerde daha çok seslerini yükseltmelerine vesile oluyor. Konuyla ilgili 24 Kasım’da dünyada ilk kez sadece kadınlardan oluşan parti grubu önünde konuşma yapan HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ da konuşmasında kadına şiddet konusunda tarihteki en tepe noktaya geldiğimizi ve 2015’in ilk 10 ayında 346 kadının öldürüldüğünü iddia etti.

Kadına Karşı Şiddet Verileri Ne Kadar Tutarlı?

Kadına karşı şiddet ve kadın cinayetleri bizim de Doğruluk Payı olarak zaman zaman analiz ettiğimiz konular arasında yer alıyor. Ancak kadın hakları savunucuları ve örgütlerinin de belirttiği gibi, Türkiye’de bu konuda veri bulmak oldukça sorunlu.

Örneğin daha önce CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun incelediğimiz bir iddiasında Adalet Bakanlığı ile uluslararası kurumların BM’ye verdiği veriler arasındaki uyumsuzluğa dikkat çekmiştik. Bir başka örnekte ise dönemin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı olan Ayşenur İslam’ın iddiasını, resmi verilerin tutarsızlığı ve yetersizliğinden ötürü medya kuruluşlarının ve kadın hakları savunucularının derlediği veriler üzerinden analiz etmiştik. Başka örneklerde de karşımıza çıkan resmi veri sorunu sebebiyle, kadın cinayetleri ve kadına karşı şiddet konularında ulaşabildiğimiz en tutarlı ve kapsamlı kaynaklar sivil toplum kuruluşları ile medya kuruluşlarının basına yansıyan haberlerden derledikleri veriler.

Türkiye’de Kadına Karşı Şiddet Ne Durumda?

Sivil toplum inisiyatifleri ile derlenen veriler arasında en kapsamlı olanlardan biri geçtiğimiz günlerde lanse edildi. Bianet’in hali hazırda yürüttüğü veri derlemesinin interaktif bir haritaya çevrilmesiyle oluşturulan websitesinde, 2010-2015 tarihleri arasında işlenen ve basına yansıyan kadın cinayetleri haritalandırılmış. Bu haritaya göre 2010-2015 yılları arasında Türkiye’de 1.134 kadın öldürüldü. Bu harita aracılığıyla öldürülen kadınların şehirlere göre dağılımı, yaşları, cinayete kurban gitme sebepleri, cinayeti kimin işlediği gibi bir çok veriye ulaşmak mümkün. Ayrıca cinayete kurban giden kadınların boşanma sürecinde olup olmadığı, resmi kurumlara başvurup başvurmadığı gibi veriler de derlenmiş. Böylece ilk defa kadın cinayetleri konusunda sistematik bir derlemeye, üstelik de interaktif bir harita biçiminde ulaşmak mümkün oluyor.

Söz konusu haritadaki verilere baktığımızda, 2010 yılında 248, 2011 yılında 231, 2012 yılında 181, 2013 yılında 207, 2014 yılında ise 266 kadın öldürüldü.

...kadına dönük şiddetin tarihteki en tepe noktasına geldiğini gördük. 2015’in ilk 10 ayında 346 kadın katledildi. 1

Paylaştığımız haritada 2015 verileri henüz yok, ancak önümüzdeki dönemde sürekli olarak güncellenmesi planlanıyor. Yüksekdağ’ın demecini analiz etmek için 2015 verilerini de incelememiz gerekiyor. Bunun içinde Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun verilerine başvuracağız.

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun sağladığı verilere göre, 2015 Ocak ayından Kasım ayına kadar 239 kadın öldürülmüş. Bu cinayetlerin aylara göre dağılımı da aşağıdaki tabloda mevcut.

...kadına dönük şiddetin tarihteki en tepe noktasına geldiğini gördük. 2015’in ilk 10 ayında 346 kadın katledildi. 2

Bir diğer sivil inisiyatif olan Anıt Sayaç’ta ise 2015 yılında şiddete kurban giden kadın sayısı 256.

Yüksekdağ’ın demecini dayandırdığı rakamları arama motorlarında araştırdığımızda karşımız Umut Vakfı’nın Bireysel Silahsızlanma ile ilgili yaptığı bir basın açıklaması çıkıyor. Bu basın açıklamasına göre 2015’in ilk 10 ayında 346 kadın erkekler tarafından öldürülmüş. Umut Vakfı’nın websitesi üzerinden söz konusu araştırmaya ulaşamadık ancak bu veriler çeşitli basın kuruluşları tarafından kullanılmış.

Görüldüğü üzere veriler arasında hala uyumsuzluk mevcut. Bunun en önemli sebeplerinden birinin sivil toplum kuruluşlarının kendi imkanlarıyla veri derliyor oluşu olduğunu söyleyebiliriz. Nitekim Kadın Cinayetleri Haritası oluşumu da konuyla ilgili çeşitli Bakanlıklara Bilgi Edinme Başvurusu’nda bulunduklarını ancak yanıt alamadıklarını belirtiyorlar. Mevcut veri derlemeleri basına yansıyan davalar ve haberler üzerinden yapıldığı için gerçek rakamları yansıtmıyor olmaları muhtemel. Zaten hak savunucuları da bu rakamların minimum miktarlar olarak değerlendirilmesi gerektiğini, gerçek rakamların çok daha yüksek olması gerektiğini söylüyorlar.

Kadın Cinayetleri En Yüksek Noktada mı?

Yüksekdağ’ın demecinin bir diğer kısmı da, kadın cinayetleri konusunda en yüksek noktaya geldiğimiz vurgusu. Eğer Umut Vakfı’nın sağladığı iddia edilen veriler dikkate alınırsa, Yüksekdağ haklı; 2015’in ilk 10 ayında 346 kadın öldürüldüyse bu rakam önceki yılların çok üstünde. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu, Bianet ve Anıt Sayaç’ta yer alan verilere bakıldığında da 2015’in ilk 10 ayında 239 ila 256 kadın cinayete kurban gitmiş. Henüz Kasım ayına dair verilerin derlenmediği ve aslında bu rakamların önceki yılların rakamlarına da şimdiden yetiştiği düşünülürse, 2015 yılı 2010’dan bu yana en çok kadın cinayeti yaşanan yıl olabilir. Bir de bu rakamların gerçek rakamlardan daha azını işaret etme ihtimali hesaba katılırsa 2015 yılının bu açıdan oldukça vahim geçtiği söylenebilir. Ancak maalesef elimizde bu kuşkularımızı değerlendirebileceğimiz netlikte veriler mevcut değil. Bu noktada özellikle resmi verilerin eksikliğinin bu can yakıcı sorunun çözümünü zorlaştıran etmenlerden biri olduğunu da belirtmek gerekiyor.

Sonuç olarak veriler arasında uyumsuzluk oluşu ve kapsamlı resmi veri eksikliği sebebiyle, "doğru" notuyla puanlandıramadığımız, HDP Eş Başkanı Figen Yüksekdağ’ın iddiasında büyük oranda doğruluk payı vardır.

Sonuç olarak;

Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ'ın İddiasında Büyük Oranda Doğruluk Payı Vardır.

Bu iddia kontrolüne dair itirazlarınız varsa bize ulaşabilirsiniz.
Yayın Tarihi:   24 Kasım 2015 Son Güncelleme:   26 Kasım 2015