Faruk Çelik AK Parti Şanlıurfa Milletvekili

(Maden kazalarını) önlemek için ne yapacağız? Teknoloji ağırlıklı havza ve proje madenciliği yapacağız. Tüm muhataplara bakacağız. Benim tarafımda sadece teftiş var.

6 Kasım 2014 tarihinde Ankara 'da söylendi.
Okuma Süresi    5 Dakika
Konu : Sosyal Politikalar

Maden Kazalarında İdari Hukuki ve Teknik İyileştirmenin Önemi

Ekonomi ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik Hürriyet gazetesinden Nuray Babacan’la yaptığı görüşmede yakın zamanda gerçekleşen maden kazalarıyla ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Bakan Çelik yaptığı açıklamada, Soma’da 301 işçinin hayatını kaybettiği maden kazası sonrası hazırlanan iddianamede savcının adli soruşturma maksadıyla 2009’dan beri teftiş yapan müfettişlerin isimlerine ulaşmak istediğini, ancak bu şahısların 2014’deki kazayla alakaları olmadığı için Bakanlıkça soruşturma izni verilmediğini belirtti. Bunun yerine 2014’de Soma’da denetim yapan iki müfettiş hakkında Bakanlık içinde idari soruşturma yaptıklarını belirten Çelik, madenci ölümlerinin önlenmesi için teknoloji ağırlıklı havza madenciliği ve proje madenciliği yapılması gerektiğini iddia etti. Çelik son olarak kamu sorumlusu olarak tek sorumlunun bakanlık olmadığını ve kendi adlarına sadece teftişten sorumlu olduklarını dile getirdi.

Faruk Çelik’in sözlerini bir bütün olarak dikkate aldığımızda öne çıkan üç nokta sıralayabiliriz.

Bakan Çelik,
 

  • Öncelikli olarak bakanlık müfettişlerinin adli soruşturmaya alınmasına mani olarak maden kazaları konusunda yargı organının kamu denetimi yapma yetkisine karşı bir güvensizlik sergilemektedir. Böylece iş güveliği konusunda yargı organını işlevsiz bir hale getirmektedir.
  • İkinci olarak bakanlığın sadece teftiş görevi olduğunu ima eden Çelik böylece gerekli mevzuatın hazırlanması, bilimsel araştırmaların desteklenmesi ve koordineli bir idari yapının kurulması gibi bakanlık sorumluluklarını dikkate almamaktadır.
  • Bununla bağlantılı bir şekilde üçüncü olarak teknolojik çözümlerin önemine dikkat çeken Bakan Çelik dolaylı olarak idari ve hukuki reformlara ikincil bir rol atfetmektedir.
     

İş güvenliği ile ilgili yakın zamanda medyada çıkan uzman görüşlerine, sivil toplum raporlarına ve akademik yazına bakıldığında ise teknolojik modernizasyonun yanı sıra idari ve hukuki önlemlerin ne derece önemli olduğunu ortaya koyan birçok görüş olduğu ortaya çıkıyor. İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi İş Sağlığı ve Güvenliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Fahri Erenel 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu ve 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nda tehlikeli sınıf işyerlerinde alınacak önlemlerle ilgili ciddi düzenlemelerin yapılması gerektiğine dikkat çekiyor.

Avukat Erbay Yucak ise mevzuatta yapılacak iyileştirmelerden ziyade mevzuatın etkin bir şekilde uygulanması ve cezai yaptırımların arttırılmasıyla bile gözle görülür iyileşmelerin yapılabileceğini ifade ediyor. TEPAV’ın ‘Madenlerde Yaşanan İş Kazaları ve Sonuçları Üzerine Bir Değerlendirme’ başlıklı raporunda ise özellikle madenlerin özel sektöre devredilmesi sürecinde gerekli düzenlemelerin yapılmaması ve madenler üzerinde kontrolün yetersiz olmasının kazalara temel hazırladığı ifade ediliyor.

Çin İdari Hukuki ve Teknik İyileştirmelerle İşçi Ölümlerini Ciddi Bir Oranda Azalttı

TEPAV raporunda ve referanslarda bulabileceğiniz akademik çalışmalarda dünyanın en büyük kömür üreticilerinden olan Çin’in son yıllarda gerçekleştirdiği idari, hukuki ve teknik iyileştirmelerle işçi ölümlerinde ciddi bir azalma sağladığına dikkat çekiliyor. İdari kapasitesinde önemli bir yeniden yapılanmaya giden Çin’in kaza riski taşıyan küçük madenleri kapatmak, denetimleri sıkılaştırmak, cezai yaptırımları arttırmak, risk yönetimi modeli geliştirmek yöntemleriyle ve bunların yanında teknolojik iyileşmeyi de ihmal etmeyerek 2005’te 3300 civarında olan ölüm sayısını 2012’de 1384’e düşürdüğü görülüyor. 

Genel bir değerlendirme yapıldığında Bakan Faruk Çelik’in ölümle sonuçlanan maden kazalarının önüne geçilmesi için kamu denetimini ikinci plana iten, idari ve hukuki iyileşmeyi göz ardı ederek sadece teknolojik modernleşmeyi ön plana çıkaran önermesi birçok farklı kaynak tarafından yetersiz olarak yorumlanmaktadır. Havza bazında planlanan ve teknolojik yöntemlerle uygulanan maden projeleri son derece gerekli olmakla beraber idari ve hukuki mekanizmalarla desteklenmediği sürece yetersiz kalacaktır.

Sonuç olarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’in iddiasında büyük oranda doğruluk payı yoktur.

Sonuç olarak;

Şanlıurfa Milletvekili Faruk Çelik'in İddiasında Büyük Oranda Doğruluk Payı Yoktur.

Bu iddia kontrolüne dair itirazlarınız varsa bize ulaşabilirsiniz.
Yayın Tarihi:   6 Kasım 2014 Son Güncelleme:   1 Ocak 1970