Burhan Kuzu AK Parti 26. Dönem İstanbul Milletvekili

Ebola 1976’da 13 bin; Sars 2002’de 8 bin; Mers 2012’de 858; Domuz gribi 2009’da 8 bin 238 can aldı. Aslında yakalanan kişiler ile ölenlerin oranı Covid-19’dan daha fazla. Daha çabuk yayılıyor ama daha az öldürücü

24 Mart 2020 tarihinde Twitter hesabı 'nda söylendi.
Okuma Süresi    8 Dakika
Konu : Sağlık

COVID-19 Daha Çabuk Yayılıp Daha Az mı Öldürüyor?

Aralık 2019’da Çin’in Vuhan kentinde ortaya çıkan ve Ocak 2020 itibarıyla birçok ülkeye sıçrayan yeni tip koronavirüs, kısa bir sürede tüm dünyayı etkisi altına aldı. WHO’nun COVID-19’u pandemi ilan etmesiyle birlikte hastalık, sık sık diğer salgınlarla kıyaslanıyor. 

26. dönem AK Parti milletvekillerinden Burhan Kuzu da 23 Mart 2020 Perşembe akşamı kişisel Twitter hesabında dünyadaki salgın hastalıklara ilişkin açıklamalarda bulundu. Kuzu, 1976’da Ebolanın 13 bin, 2002’de SARS’ın 8 bin, 2009’da domuz gribinin 8 bin 238 ve 2012’de MERS’in 858 can aldığını öne sürerek COVID-19’un bu salgınlara kıyasla çok daha az öldürücü olduğunu iddia etti.

İnsanlık, dünya tarihi boyunca Veba ve İspanyol Gribi gibi birçok büyük salgınla karşılaştı. Burhan Kuzu’nun iddiasında yer verdiği dört salgın ise son 45 yıldır dünyada görülüyor. Peki, Burhan Kuzu’nun da belirttiği gibi bu salgınlar COVID-19 nazaran çok daha ölümcül müydü? 

Kuzu’nun iddiasında yer verdiği salgın hastalıkları tek tek inceledik:

Ebola

“Ebola 1976’da 13 bin can aldı.” 

Ebola ilk kez 1976 yılında Orta Afrika’da ortaya çıktı ve bugüne kadar farklı dönemlerde ve farklı ülkelerde birçok kez yeniden ortaya çıktı. Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) verilerine göre hastalığın görüldüğü ilk yıl olan 1976’da Kongo’da 318 ve Sudan’da 284 vaka görüldü. Yine aynı yıl, ölümle sonuçlanan vaka sayısı toplam 431 idi. Bu doğrultuda Burhan Kuzu’nun belirttiği gibi 1976’da Ebola nedeniyle 13 bin kişinin öldüğünü söylemek mümkün değil. 

Bununla birlikte büyük çapta ölümlere neden olan Ebola salgınları da mevcut. Örneğin bugüne kadar gerçekleşen en büyük ebola salgını, 2014-2016 yılları arasında Batı Afrika’da görüldü. Bu dönemde toplam 28.645 Ebola vakası görülürken bunların yaklaşık 11.300’ü ölümle sonuçlandı. Dünyada toplam Ebola kaynaklı ölüm sayısı ise raporlarda 12.936 olarak belirtiliyor. Yani Kuzu’nun iddiasındaki ölüm sayısı 1976 yılına ait değil, o günden bu yana dünyadaki toplam ölüm sayısı.

SARS

“SARS 2002’de 8 bin can aldı.” 

İlk kez 2003 yılında Çin’de tespit edilen SARS’ın misk kedilerinden insanlara geçen bir koronavirüsten kaynaklandığı biliniyor. WHO’nun açıkladığı verilere göre 1 Kasım 2002 ile 31 Temmuz 2003 tarihleri arasında toplam 8 bin 96 vaka görülürken bu vakaların 774’ü ölümle sonuçlandı. Bu bağlamda Kuzu’nun iddia ettiği gibi SARS nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı 8 bin değil. Bu sayı, SARS nedeniyle ölenleri değil, hastalığa yakalananları temsil ediyor.

MERS

“MERS, 2012’de 858 can aldı.” 

Ortadoğu Solunum Sendromu, bir diğer ismiyle MERS, ilk kez 2012 yılında Suudi Arabistan’da tespit edildi. MERS hastalığı da hayvanlardan insanlara geçen bir koronavirüsten kaynaklanıyordu. Dünya Sağlık Örgütü’nün yayınladığı verilere göre, bugüne kadar toplam 2.494 vaka görülürken MERS nedeniyle ölen hasta sayısı ise 858. Sonuç olarak Kuzu’nun iddiasında yer verdiği gibi MERS nedeniyle toplamda 858 kişi hayatını kaybetmiş.

H1N1 (Domuz Gribi)

“Domuz gribi 2009’da 8 bin 238 can aldı.” 

Halk arasında domuz gribi olarak da bilinen H1N1, ilk kez 2009 yılında Meksika’da ortaya çıktı. Domuz gribi güncel olarak mevsimsel gripler arasında yer alsa da ortaya çıktığı sene Dünya Sağlık Örgütü tarafından pandemi olarak ilan edilmişti.

ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi’nin (CDC) tahminine göre ilk bir yıl içinde dünya genelinde en az 150 bin kişi (151.700-575.400 aralığında) domuz gribi nedeniyle hayatını kaybetti. Bununla birlikte CDC’nin açıkladığı üzere ilk bir sene içinde (Nisan 2009-Nisan 2010) yalnızca ABD’de 12 bin 469 kişi domuz gribi nedeniyle hayatını kaybetti. 

CDC’nin salgına ilişkin yayınladığı dönemsel raporlarında ise Nisan-Aralık 2009 döneminde yalnızca ABD’de 11 bin kişinin domuz gribi nedeniyle hayatını kaybettiğini görüyoruz. Bu doğrultuda Burhan Kuzu’nun iddiasında yer verdiği domuz gribi nedeniyle yaşanan can kaybı, CDC’nin verilerine göre oldukça düşük kalıyor.

En Düşük Vaka Ölüm Oranı %0,02 ile Domuz Gribinde

Kuzu’nun söz konusu salgın hastalıklara ilişkin bilgi vermesinin temel nedeni, iddiasında da belirttiği üzere COVID-19’un bu salgınlara kıyasla daha az ölümcül olduğunu göstermek. Peki COVID-19, incelediğimiz dört salgın hastalıktan da daha az ölümcül mü? 

COVID-19’da dünya genelinde güncel (24.03.2020) vaka ölüm oranı, %4,3. 

Bunun yanı sıra Dünya Sağlık Örgütü, ebola salgınındaki vaka ölüm oranının %25 ile %90 arasında değişkenlik gösterdiğini bununla birlikte ortalama %50 civarında seyrettiğini belirtiyor. Bu bağlamda ebolanın COVID-19’dan çok daha ölümcül olduğunu söylemek mümkün. 

Bununla birlikte WHO’nun verilerine göre bugüne kadar görülen 8 bin 96 SARS vakasının 774’ü ölümle sonuçlandı. Bu veriler ışığında SARS’ın vaka ölüm oranı %9,6. Bu bağlamda SARS’ın da COVID-19’dan daha ölümcül olduğu söylenebilir. 

Öte yandan WHO’nun açıkladığı verilere göre bugüne kadar toplam 2 bin 494 MERS vakası görülürken 858 kişi de MERS nedeniyle hayatını kaybetti. Bu verilere göre MERS salgınında vaka ölüm oranı %34,4. Yani MERS’in öldürücülük oranı da COVID-19’a göre oldukça yüksek. 

Son olarak CDC’nin yalnızca ABD’deki vakaları kapsayan verilerine göre, salgının görüldüğü ilk bir yılda 60,8 milyon kişi domuz gribine yakalanırken 12 bin 468 kişi domuz gribi nedeniyle hayatını kaybetti. Bir başka deyişle 2009-2010 döneminde ABD’de görülen H1N1 ölüm vaka oranı, %0,02 olarak gerçekleşti. 

Bununla birlikte Türk Tabipler Birliği’nin H1N1’e ilişkin web sayfasında da hastalığın ölüm hızının binde 3 ile 5 civarında olduğu belirtiliyor. Güncel ölüm oranının %4,3 olduğu göz önünde bulundurulduğunda, COVID-19’un domuz gribinden çok daha yüksek bir ölüm vaka oranına sahip olduğu görülüyor.

Ebola 1976’da 13 bin; Sars 2002’de 8 bin; Mers 2012’de 858; Domuz gribi 2009’da 8 bin 238 can aldı. Aslında yakalanan kişiler ile ölenlerin oranı Covid-19’dan daha fazla. Daha çabuk yayılıyor ama daha az öldürücü 1

COVID-19 Ne Kadar Bulaşıcı?

R0 değeri, temel üreme katsayısını simgeliyor ve hastalığın bulaşıcılığı hakkında fikir veriyor. Eğer bu değer, 1’den büyükse mevcut hasta, 1’den fazla yeni kişiye bu enfeksiyonu bulaştırabilir demek. Bu nedenle bir virüsün küresel salgına dönüşebilmesi için R0 değerinin 1’den büyük olması gerektiği söyleniyor. Örneğin COVID-19’un R0 değeri, 2-2,5 bandında seyrediyor. 

Tabloda da görülebileceği üzere; COVID-19, SARS’tan sonra en yüksek R0 değerine sahip salgın hastalık konumunda. Bir COVID-19 hastası, ortalama 2-3 kişiye daha hastalığı bulaştırabiliyor.

Ebola 1976’da 13 bin; Sars 2002’de 8 bin; Mers 2012’de 858; Domuz gribi 2009’da 8 bin 238 can aldı. Aslında yakalanan kişiler ile ölenlerin oranı Covid-19’dan daha fazla. Daha çabuk yayılıyor ama daha az öldürücü 2

Evrim Ağacı’nda yer alan bültene göre, COVID-19’un bireye bulaşma ihtimali %30-40 aralığında. Bu ihtimal SARS salgınında %10-60 bandında seyrederken MERS hastalığında %4-13 aralığındaydı. 

Genel bir değerlendirmede Kuzu’nun iddiasında yer verdiği gibi 1976’da ebola salgınında 13 bin ve 2002’de SARS salgınında 8 bin kişinin hayatını kaybettiği söylenemez. Bunun yanı sıra Burhan Kuzu’nun iddiasında belirttiği gibi MERS nedeniyle ölen kişi sayısı 858 olmakla birlikte domuz gribi olarak da bilinen H1N1 salgınında 2009’un Aralık ayına kadar, yalnızca ABD’de hayatını kaybeden kişi sayısı 11 binin üzerinde. Bu doğrultuda Kuzu’nun iddiasında belirttiği 8 bin kişilik can kaybı, verilerle örtüşmüyor. 

Öte yandan söz konusu dört salgında gerçekleşen vaka ölüm oranlarına baktığımızda, Kuzu’nun iddiasında dile getirdiği gibi ebola, SARS ve MERS hastalıklarının COVID-19’dan daha ölümcül olduğunu söylemek mümkün. Ancak domuz gribi %0,02 ile COVID-19’dan daha düşük bir ölüm oranına sahip. Bu nedenle COVID-19’un H1N1’den daha az ölümcül olduğu iddiası yanlış. Bunun yanı sıra hastalıkların R0 değerleri incelediğimizde, SARS’ın en yüksek bulaştırıcılık oranına sahip olduğunu; bununla birlikte bir COVID-19 hastasının ebola, MERS ya da H1N1 hastasına göre hastalığı bulaştırma ihtimalinin daha yüksek olduğunu görmekteyiz. Bu doğrultuda Kuzu’nun iddiasında yer verdiği gibi COVID-19’un daha çabuk yayılabileceği söylenebilir.

Son olarak, COVID-19 salgını içinde bulunduğumuz günlerde aktif olarak devam ettiğinden dolayı, bu hastalığa dair veriler ve oranlar da ilerleyen haftalarda ciddi şekilde değişebilir.

Sonuç olarak;

26. Dönem İstanbul Milletvekili Burhan Kuzu'nun İddiasında Kısmen Doğruluk Payı Vardır.

Bu iddia kontrolüne dair itirazlarınız varsa bize ulaşabilirsiniz.
Yayın Tarihi:   24 Mart 2020