Biz iktidara geldiğimizde Türkiye dünya ekonomi liginde 26’ncı sıradaydı, şimdi 16’ncı büyük ekonomik gücü, Avrupa’nın da 6’ncı büyük ekonomik gücü.
Ekonomi Liginde Türkiye
Başbakan Ahmet Davutoğlu, TBMM grup toplantsında yaptığı konuşmada AK Parti iktidara geldiğinde Türkiye’nin ekonomi liginde 26. sırada olduğunu şu an ise 16. sıraya yükseldiğini iddia etmiştir.
Davutoğlu’nun bu iddiası AK Parti’nin Recep Tayyip Erdoğan ile başlayan ve bakanların da devam ettirdiği rakamlarla konuşma geleneğinin başka bir halkası. Geçen hafta da yaptığı grup toplantısında Türkiye’nin ekonomik rakamlarını dünya bağlamında değerlendirmişti. Biz de analiz ederek verilerle bu iddiaların desteklenmediğini belirtmiştik.
Aslında sitenin başından beri biz iktidar partisinin özellikle ekonomik rakamlarla ile ilgili yaptığı 2002 öncesi ve sonrası karşılaştırmalarının çoğunu analiz ettik. Türkiye’nin ekonomik büyüklüğünün dünya sıralamasındaki yeri ile ilgili iddialar da hem muhalefet hem de iktidar tarafından dile getirildi ve yine bu sitede analizlere konu oldular. Fakat bu iddianın orijinal kısmı 2002 öncesi Türkiye ekonomisini ilk kez bu kadar alt sırada göstermesi oldu. Bir başka deyişle, Davutoğlu 2002 – 2014 yılları arası Türkiye ekonomisin 10 basamak atladığını iddia ediyor. Daha önce belirttiğim gibi bu iddia AK Parti hükümetinin olabildiğince rakam kullanma politikasının devamı iken özelde de Davutoğlu’nun geçen hafta başlatmış olduğu 2002 öncesi ekonomiyi olabildiğince kötü gösterme taktiğinin bir diğer zinciri gibi gözüküyor.
İddiaya geldiğimizde Başbakan Davutoğlu’nun aslında ekonomi ile ilgili neyi kastettiği ve hangi göstergede (veya göstergelerde) karşılaştırma yaptığı çok anlaşılmadığını bir kenara koymak gerekiyor.
Dünya ekonomik ligi olabilecek ve standart olarak dünya ekonomilerini karşılaştıran bir ölçek yok. Fakat iktidar ve muhalefet milletvekillerinden biliyoruz ki ekonomik sıralama için genel olarak cari fiyatlarda GSYİH rakamları kullanılmakta. Bu sıralamanın ne kadar ekonomik gücü gösterdiği tartışmalı olsa da Türkiye içindeki siyasi söylemde bu tür bir gösterge rolü çoktan biçilmiş durumda. Bu göstergede nüfusu nispi olarak fazla olan ülkelerin öne çıktığı sıralamaya biraz bakıldığında anlaşılacak bir şey. Bu yüzden, kişi başına düşen GSYİH ya da İnsani Gelişmişlik Endeksi gibi ölçekler biraz daha sağlıklı göstergeler sunabiliyor. Tabii ki bir iktidar yetkilisinin bu ölçeklerde ülkenin sırasını anması ile bu sıra arasında ters bir orantı mevcut.
IMF verilerinden derlediğimiz data setinde basit fonksiyonlarla sıralama yaptığımızda GSYİH değeri sıralamasında Türkiye 2002 yılında 21. sırada iken en güncel kesin rakamları içeren 2013 yılında 18. sıraya çıkmıştır. Kısacası, sıra artışı 10 değil, 3’tür. Türkiye 2013’teki GSYİH miktarıyla Avrupa ülkeleri arasında 7. sıradadır, fakat Türkiye’nin az bir miktarla önünde olan Hollanda’yı bu yıl içinde geçmesi beklenebilir. Ekonomik gücü gösterme açısından bir diğer parametre olma potansiyeline sahip alım gücüne göre GSYİH sıralamasında ise Türkiye’nin 2002’de 17 olan sırası 2013’te değişmemiştir.
Genel değerlendirmede, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun iddiasında büyük oranda doğruluk payı yoktur.
Gelecek Partisi Genel Başkanı
İddiasında Büyük Oranda Doğruluk Payı Yoktur.
